Askerlik Anıları :) .. Her Türk Asker Doğar..

baykalbul

Administrator
Yönetici
Site Sahibi
TürkParfüm Üyesi
FB_IMG_1540509722950.jpg
FB_IMG_1540509714938.jpg
FB_IMG_1540509706908.jpg
FB_IMG_1540509688220.jpg

Her Türk asker doğar.. Tabiki başka ırklarda Allah rızası, Hakk için şehit olmak yolunda Türk'lere yardım etmeli.. Hakkın savunucusu olmuştur Türkler Elhamdulillah ..

Askere giderken bura peygamber ocağı niyetiyle gittim.. Güvenlik görevlilerimiz olmasa evimizde rahat uyuyamayız arkadaşlar, anarji doğar namus mamus Allah korusun inşallah, zora girer.. Bunların çok örnekleri var.. Sağ sol zamanı evine girip Türk düşmanları, kimi zayıf insanların hanımlarına tecavüz etmiştir Adana'da.. Bunlar olmuş şeylerdir..

Ben biliyorsunuz birleştirici bir görüşe sahip biriyimdir.. ''Mümin sunniyim'' derken ''Mümin Aleviyim'' de derim, fark aramam aslında Müminlik olarak.. Sunnilikten maksat Allah ve Allah resulu Muhammed'e uymak anlıyorum ben, sünnetine uymayı çünkü Allah'da Kuran'da Hz.Muhammed'e uyun der ve onda sizin için hayat veren falan gibi bir şey var der ve bu sünnetin ne olduğunu söylemez çünkü tüm sünneti yapmamızı da istemektedir.. Her kesimin iyisi, yobazı vardır ve kötüler tüm bir inancı kötülememizi sağlamamalı..

Kuran'da Yahudiler Lanetlidir der ama iyilerinin de olduğunu söyler ve burada sadece Yahudiler Lanetli anlamı çıkmamalı. Aslında tüm insanlığın bu etkide olduğu da düşünülmeli. Babalarımızın, annelerimizin hatalarının evlatlarından çıktığını çok görmüşümdür. Babamın kınadığı kişiler benim başıma gelmiştir o kınadığı şeyler mesela.. Bu tüm insanlığın kötülük ve zalimlik yaparsa bunun lanete yol açtığını da göstermektedir. Üstelik bu lanetin başkalarında çıktığını, kimi bedduaların çıktığını görmüşümdür.. Köylerde yalan yere yeminli şahitlik yapanların şişip öldüğünü görmüş, duymuş, kişileri bilirim..

Bu yüzden Vatan için, Türk Millet için, Müslümanlık için, Dinim için Şehit olmak bana kolay geliyor.. Askerde tek düşündüğüm beni sevenlerdi eğer şehit olsam, ki Allah sabır verir düşüncesi vardı.. Kardeşim Van Erciş'de askerlik yaptığından benim usta birliğim Trakya'ya ya Kırklareli'ne çıkmıştı.. ZPT (Zırhlı Personel taşıyıcı), ZMA ( Zırhlı Muharebe Aracı), ZHA ( Zırhlı Havan Aracı) medyada ünlenmeden önce bildim buralarda, bindim.. Hatta kimini duymamışsınızdır :D .. Trakya sürgün bölgesi aslında kısmen ve acemi birliğimde Allah'tan çok bahsettiğim için de gitmiş olabilirim, kardeşimin doğuda askerlik yapması yanı sıra.. Acemi birliğime o dönem Ülker Gıdanın ürünleri giremiyordu ve Eti Gıda ürünleri vardı. Benim bölgem sürgün yeriydi aslında.. Fakat Acemi birliğim ve dışında da tüm komutanlar beni sevdi, aramız çok iyidi. Kötü olan ile de iyi olmuştur.. Hala Facebook'da bir komutanımla da arkadaşım, çok severim kendisini.. İstanbul'lu idi ve Karagümrük'lülerin kaleciye silah salladığından da bahsetmişti :D .. Neyse bu konuları deşmeyeyim daha çok bilgim var bu konularda.. Sadece yeni gelen bir yüzbaşı beni yanlış anlamıştı ki sonra anlamıştır beni. .Buna diğer mesajlarda değineceğim inşallah.. Bu bir ön giriş..

Askerliğin yanlışları yok muydu vardı ama gülün dikeni diyelim.. Yolsuzluk bir milletin mücadele etmesi gereken en büyük düşmanlardan olmalı.. Başımıza ne geliyorsa çoğu bundan da geliyor.. Acemi birliğinde paran var mı diye sorulmadan bize tıraş malzemeleri, kırtasiye ürünleri aldırmışlardı.. Ben bir hemşehirlime para yardımı yapmıştım ve parasız kaldığımda yardım görmedim ondan. Ama yardım gördüğüm hemşehirlim oldu, ona teşekkür ederim.. Annemden para istemiyordum çünkü o dönem babam iflas etmişti ve bizim için köfte ve mantı döküyordu.. Vatan için ben şehitlik yolunda gönüllüce (Tabi askerlik resmi olarak gönüllü gidilen bir yer değil ama ben demiştim Allah rızası arıyordum) gittiğim yerde evime defalarca haciz geldiğini askerlik bittikten çok sonra öğrendim ve bu benim ağırıma, zoruma gitti.. Her hükümet döneminde askerde şehit olanlara ve gazilere yeterli yardım yapılmadığını düşünüyorum halbuki Kuran'da devlet malından pay almada en önlerdedir Allah yolunda savaşçılar, askerler.. Askerliği kötülemiyorum aslında ama tespit yapmak ve hataları düzeltmek de gerek.. Bu hükümeti bilmiyorum şu an artık ne yapıyor, ben eski hükümetleri söylüyorum diyeyim..

Acemi birliğinde pohaça çay içilirdi sabahları.. Ben genelde yemezdim, annemden para istemediğim için ama Allah'tan mıdır nedir çok yokluğunu hissetmedim. Annem bir ara para göndermek istedi ve ben acele ettirdim sanırım ama o göndereyim demeden önce istemedim diye hatırlıyorum.. Sanırım ilk gönderdiği parada değilde son askerlikten gelirken gönderdiği parada acele ettirdim galiba ama o göndermeden önce de istememiştim gene.. O dönem 200-400 tl bir paraydı ki bu duyulunca olay olmuştu bölükte, o dönem iyi paraydı.. Yardım ettiklerim oldu, gereksiz harcadığımda oldu maalesef.. Bir de askerden gelmeden önce annem para gönderdi, Allah razı olsun inşallah.. Askerde 10-11,5 tl gibi bir para veriliyordu o dönem.. Çay pohaça, boya 1-2 haftada veya daha erken bitecek bir para diye hatırlıyorum..

Allah resulu Muhammet'in hadis i şerif '' Vatan sevgisi imandandır '' 'a inanıyorum ben. Kimi kabul etmiyor ama bunu. Bu konuyu deşmeyecem ama şu şiiri vereyim

Be soysuz! Namaza durduğun yönü bilirsin de, kıble diye secde edip alnını koyduğun toprağı neden söylemezsin Vatan diye

Arkadaşlar Kuran'da zorla yurtlardan çıkaranlara savaşla ilgili benim anladığım farz gibi ayetler vardır ve bu konu ile ilgili örnekler çoktur hikayeler Kuran'da..

Bir de ümmet ile ırk sevmek ayrı tutuluyor ama ben katılmıyorum.. Bir ayette sizin yerinize başkalarını getiririm ile tehdit eder Allah kimi kavimleri, bizleri eğer doğru falan işler yapmaz isek, şimdi günaha girmeyeyim de bu manalarda ayet biliyorum ve bu da bence ırk sevgisi normal dedirtiyor bana. ha tabi ırkı put yapmamak lazım bu ayrı bir konu.. Bir de yardım önce aileden, kavimden başlıyor öncelik olarak ve bu da ırk sevgisine delil olabilir. Tabi Türk'ler diğer kavimleri adaletle, hakkla yönetmiş. Biri suçlu ise kendi ırkı diye genelde savunmamış Türkler.. Fakat fitne çok maalesef Türklere karşı..

Bizim alay dağılacaktı ve yerine yeni birlik geldi ve bizim Hakkari Yüksekova'ya gitmemiz söz konusu olmuştu ve ben macera olur diyen biriydim :D .. Acemi birliğinde de çıkacağı yeri önemsemeyen, endişelenlere ölüm gelecekse her yerde gelir diyen biriydim.. Kuran da da böyle yazar..

Farklı şehirlerden Kürt vardı ki Türk Kürt kardeştir o ayrı.. Bunlar diğer ildeki Kürtlere saydırıyordu, ben yapma derken aman boşver umrumda değil diyordu, hem o benim şehirli değil falan dedi.. Ben aslında Kürtler tıpkı Türk boyları gibi bakıyorum, ki bu konuda araştırmalar var ama detayları bilemeyeceğim.. Fakat şu var et ile tırnak olmuşuz.. Zaten doğuda çıkan isyanların arkasında Siyonizm olduğunu, Barzaninin de ve diğer isyanları çıkaranların, şeylerin yahudi asıllı olduğunu biliyoruz.. Siyonizmi bilmeden bura tarihini ve dünya tarihini bilemezsiniz.. İlk siyonistte Yaşar Nuri Öztürk'e göre de Hz.Ömer'in hadis söylemesini yasakladığı sözde sahabi bir yahudi dönmesidir ve Hz.Ömer'in şehit edilmesinde parmağı olduğu kanıtlandığı söyleniyor.. Hatta bu kişi İstanbul'u(Konstantinopolis o zaman) alan hükümdan ne güzel hükümdar, alan asker ne güzel asker'' hadis i şerifini uyduran kişidir. Tabi buna katılmayanlar olabilir, saygım var ama Fatih Sultan Mehmet belki bu gazla maalesef yeniçerileri kaldırmamış ve kendine sanırım çok uluviyet yükleyip evlat, kardeş katlini meşrulaştıran yasayı çıkarmıştır.. Tabiki Hz.Muhammed Konstantinopolis i yani İstanbul'u alacağını söylemiş olabilir bu ayrı bir konu. Osmanlı ecdadımdır, savunurum ve yoktan yok sayanları eleştiriyorum. Elbette o dönem Avrupa'da da daha kötü örnekler var ve Osmanlı zembille yıkanmış gibi gene aslında kimi açılardan. Bir dönemi eleştirirken o dönemin şartlarına da bakmak lazım ..

Evet bu yazı bir giriş oldu ve genel bir bakış yaptım. Yanlışım olduysa kusura bakmayın, niyetim iyidir..

Yazımın amacı siyasi değildir aslında. Doğru yapılması güzel bir olaydır..

Bu arada Askerlikte aşk acısı falan yaşadık o da sevmesine rağmen. Son zamanlarda ise resim çektireyim dedim ama birlik dağıtıldığından fotoğrafçı yoktu ve ben askerlikkten sonra resim çektirdim asker gibi. Buradaki resimler ondan değil. diğer mesajlarda verebilirim. Mustafa Kemal Atatürk'ü anlıyorum. Şöyle ki savaştan sonra karlar üzerinde savaş dönemleri gibi resim çektirmiş. Bazı fitneciler bence, diyor ki işte haşa Atatürk sahtekar, çocukları kandırıyor, savaşta karlar üzerinde gibi resim çektiriyor. Evet bunu yapmış ama savaşta da savaşmış bu kıymetli paşamız, önderimiz.. Sanki savaşta savaşmamış gibi böyle kökten bir suçlama bence yanlış. Ben bunu çok iyi anlıyorum ve askerden sonra resimler çektirdim.. Her fitneye inanmamak lazım, bir de karşı tarafdan dinlemek de lazım ..

Askerlik anıları bitmez derler, bilmiyorum artık :D ..

Dediğim gibi amacım birleştiricilik.. Doğrular yapılsın amaç..

İyi tezkereler :D ..
 
Son düzenleme:

baykalbul

Administrator
Yönetici
Site Sahibi
TürkParfüm Üyesi
Acemi birliğinde bir Uzmançavuşum'dan bahsedeyim özellikle.. Duygusal bir insandı ama sert görünmeye çalışıyordu ve olmaya. Askerleri düşünen kişilerdendi ve biz Havancı idik. Havancılar rahat eder, akıllı olun gittiğiniz bölükte Havancı olun, bu işi iyi öğrenin derdi ki benim aslında sevmediğim konular bunlar. Yani askerlik sonuçta kebap yapma yeri değil ama kimi böyle yapıyor.. Acemi birliğinde alay komutanlarından biri şöyle demişti askerlik askerliktir, kim ben kebap askerlik yaptım derse inanmayın o da askerliği yaşamıştır, görmüştür.. kolay askerlik yoktur falan demişti..

Önce askerliğin yani acemi birliğin sonundaki bir olaydan bahsedeyim. Ben kına yapanları düşünüyordu yahu nasıl unuttum elime kına yapmayı diye hayıflanıyor, keşke yapsaydım diyordum. Bu kına olayını unutmuştum askere gelmeden önce.. Bizim buralarda genelde serçe parmağa kına yapılır erkeğin askere gitmeden önce..

Son zamanlar acemi birliğinde rahatız, hava güneşli kış ayında olmamıza rağmen ki kış ağır geçmişti kimi dönem ve güneç açmıştı Amasya'da.. Uzman çavuşum beni çağırdı gelecek dönemler için eğitim çubukları hazırlıyordu. Bunlar demir borulardı ve ip falan takılacak, ağırlık çalışmaları mı ne yapılacaktı. Baan bunları boya dedi kırmızıya. Tamam dedim. Tozluydu demirler, içini bile gidip temziledim ki görünce çok uğraşma yahu dedi :D , boya gitsin. Boya kuvvetli tutsun diye dememesine rağmen dışını iyice ıslak sonra kuru bezle silmiştim boruların. Sonra boyadım ve elim faaln batmıştı kırmızı boyayla :D .. Elim geçemdi ve kırmızı kaldı biraz. Uzmançavuş komutan dediki yahu çocuğun elini dağıtım öncesi evine giderken boyadık gördün mü dedi. Komutanım üzülmeyin işte kına gibi oldu dedim, haha :p:cool:;);):), iyi oldu falan dedim.. Kına isteğim böylece gerçekleşmiş oldu hem de askerlik içinde :D ..

Bu uzmançavuşun sözleri beni etkilemiştir. İki lafı vardır mesela dediklerinden. bir gün yemekhane sonrası elma cebime koymuştum ve binalara gitmeden önce elmayı yiyordum saklı gibi çam ağaçlarının arasında. Bu Uzmançavuş komutanım gördü, ne yapıyorsun dedi böyle kuytuda. Ben de komutanım diğer askerlerin canı çekebilir diye elmayı burada yiyorum dedim, ince görüşlüyümdür falan dedim.. Çok ince görüşlü olma zarar görrürsün kırılırsın dedi.. Sonra çekti gitti..


Bize dedi ki akıllı olun, basit şeylerden laf duymayın dedi. Sakal mesela dedi, işte bunu yapacaksınızi yapın ve bu sebepten laf, dayak yemeyin dedi.. Benden önce askere gitmeden önce erkeklik organına bakılıyordu benim zamanımda bu olay çok şükür yoktu :D.. Dayak da aslında olsa da azalmıştı hele acemi birliğinde hiç yoktu ama şu vardı otur kalk vardı .. Bazen abartılıyordu ama çok ender. Bir keresinde mola sonrası eğitim biansına geç gelenler 100 defa otur kalk yapacaktı ki çok zordu, hamalama yapar :D .. Aslında çok soğukta eğitim binasına anfiye giriyorduk ki soba içeriyi ısıtmıyordu. Askerde genelde dışardasınızdır ki alıştırmak için.. Acemi birliğinde ilk haftalar ayağım davul gibi şişmişti arıalr sokmuş gibi, korkmuştum..

Lafı açılmışken bu uzman çavuş ile ilgili bir anımı daha anlatayım.. Pusula elle kullanamsını öğretmişti. Havancı olduğumuz işçin çok önemliydi. Dışarda soğukta dinlediğimizi çin arkadaşların çoğu unutmuş. Astsubay geldi ve teftiş yaptı öğreniyorm uyuz diye. Arkadaşlardan çıt yok. be nel kaldırıdım ve uzmançavuşu kurtardım çünkü bilen olmasa demek anlatamamış olacaktı. Uzmançavuçum kurnazca ben bilince diğer arkadaşalra fırça çekti, bakın arkadaşınız dinlemiş, sizin aklınız nerde falan dedi, dinleyin dedi.. Astsubay o dönemler beni sevmeye başlamıştı ve bu çocuk hemen kapıyor dikkat ediyorum, zeki falan dedi :) ..

İnce uzun birii babacan biri idi Astsubay ..

Anı çok çok hatta anlatmadığım kısımlar olup tekrar anlatabilirim ilerde bakalım..
 

baykalbul

Administrator
Yönetici
Site Sahibi
TürkParfüm Üyesi
Bu mesajda askerlikel ilgili pratik bilgiler vereceğim, bu bir köşede dursun bu mesaj. Aklıma geldikçe de güncellerim inşallah..
 

baykalbul

Administrator
Yönetici
Site Sahibi
TürkParfüm Üyesi
Reserve
 

baykalbul

Administrator
Yönetici
Site Sahibi
TürkParfüm Üyesi
Tunceli'de iki JÖH ( Jandarma Özel Hareket ) mensubu iki askerimiz donarak şehit olmuş, Allah rahmet eylesin..

Bu konuda bir şeyler yazmak istiyorum sonra da bu konu ile ilgili anımı anlatacağım aşağıda..

Özel Hareket mensubu bu kişiler ve bu yüzden de ayrıca moralim bozuldu.. Bir kere özel ekipmanlara sahip olmaları gereken kişiler .. Verilen ekipmanlar kalitesiz miydi, soğuktan tam koruyamıyor muydu bu deli sorular var akıllarda.. Arkadaşlar saf yün kalın kazağınız olsun dağda ıslansanız bile üşümezsiniz .. Askeriye de bu özellikte içlik verildiğini askerde görmedim benim askerlik dönemimde. İlk mesajda verdiğim resmlerdeki içlik bana Amasya'da verilen yazlık kamuflajdır ama ben kış döneminde gitmiştim.. Bu arada ben 83/4 tertibim .. Askerde altlık vermediler bizim bölge belli soğuk bölgeden sayılmadığı için ve kışın musluklar dondu hatta tuvaletteki pencere açık olduğu için musluk dondu, böyle bir yerdi. Amasya'nın kışı soğuk, yazında sıcağı tepter yapan bir sıcak .. Ben askere gitmeden önce yemek pek yemiyordum evde maalesef ve vücudum zayıf düşmüştü, o giysilerle ben değişik şekilde yürümeye başladım ayaklarım donduğu için. Çünkü bir kere bünyem zayıfdı ve Amasya'da tavuğa verir gibi yemek veriyorlardı. Ekmek bile azdı, acıkınca yiyemiyorduk. Netten araştırabilirsiniz, link bulursam ekleyeceğim inşallah.. Ben askerliği kötülemek amacım değil sadece tespit yapıyorum. Askerlik kutsal bir görevdir..

Amasya soğuğunda yazlık bot verilenler vardı ve onlara kışlık bot verilmiyordu. Yarısı deri bir kısımı bez bu ayakkabılar. Botlar ise içacısı durumda. Şöyleki üs kısım sert görünsün diye altına karton koyuyorlar ve akrton, kağıt ıslanınca deri gibi değil soğugu emiyor sanırım, buharlaşma olmuyor hem pek .. Kar ayakkabıya değince eriyor ve ıpıslak bir ayakkabınız oluyor. Tabi kış bölgesinde özel altı kalın Askeri Botlar var ama bizimkiler öyle değildi gerçi onlar zor yüreyebilirsinde dediklerim olsa yeter zaten .. Yakupoğlu marka idi postallar, ayakkabılar .. Buz gibi içi.. Altta cam elyafımı ne var sepsert acı veriyor. Ayağa deri değmeli bence .. Ayaklarım soğuktu o botlarda maalesef .. Gece botları kurutacak yeterli kalorifer de yoktu ve normal yerde kurumuyordu botlar bir de .. Özel deri olmalı bence karton olmamalı, mayına dayanıklı olmalı, vesaire ..


Askerlik anımı anlatayım.. Ben çok kuralcıydım, bazen kural ama gereksiz ddiğerlerinin yaptırmadığı şeyler iaskere yaptırmaya çalışıyordum. Kimi hatalarım oldu affetsinler askerlerim, arkadaşlarım, erler :) .. Askerin son zamanında ilk nöbete giderken A.M.M'a gitmek gerek ama, aam ben es geçmiştim ki bu büyük hata idi, bu hatamdan dolayı da özür dilerim komutanlarımdan .. Bu arada askerlikte uzun süre silahlıkçı oldum yeni birlik gelene kadar, koğuşcuydumda son zamanalrda ek olarak, bir ara .. Ağırabi diyorlardı ama efendi yumuşak ağırabi :) ..Askerleri Kırklarelinde nöbet yerlerine götürürken büyük soğuk oldu bir dönem .. Ben askeri götürürken onlar koğuştaki fazla battaniyeleri nöbetçi kulübesine götürüyorlardı ve yasakdı ama hava çok soğuktu. Buna göz yumdum, ses çıkarmadım.. Battaniyeler zeminine taşınabilen tahta zemin yapılan yerlerdeydi ve ayak basmışlardı tozlanmıştı uyardım .. Nöbet kulübeleri Akp zamanında korunaklı yapılması çok iyi bir şey ama yurtçapında mı yapıldı bilmiyorum .. Gece nöbet tutarken çok korumasızdı asker o dönem..

Bu soğuklarda Kırklareli'nde iki asker donarak şehit oldu, dendi .. Allah rahmet eylesin .. Bu olay olunca askere fazladan pekmez tahin verdiler .. İnsanın canı çekiyor ama az vardı .. Aslında acemi birliğinde üzümü, inciri bol veriyorlardı ama çöpe atılıyordu. Sonra subaylar gördü eğitimde veririz diye attırmadılar, Allah razı olsun .. Usta birliğinde de fazla yemeği döküyorlardı. Usta birliği yemek olayı boldu, iyiydi Elhamdulillah :) .. Gerçi ikinci yemeği almadığım çok olmuştur. askerde gözü açıkolacan haksızlık yapmadan tabi ..

O botlar yazın da bir işkence idi. Milletin ayağı hep nemden mantar olur veya nemli olurdu. Teri emmiyor deri değmediği için tene . Tuhaf bir ayakkabılardı işte .. Askere gidenler Amerikan bot falan bulsunlar derim ama şimdi nasıl bilmiyorum .. Gerçi farklı botu kabul etmeytebilirler. Dayım babamdan istemiş mi ne askerde, o zamanalr daha çok eskidendi .. Bir de bot hırsızlığı var. Bunlar ayrı mesaja inşallah :) .

Bu arada çok soğuk oldu birden bire, yeterli ekipmanı almamış olabilirler askerler. Çok yürüdükleri için ağır malzemeleri almıyorlar maalesef.. Aslında ya canlı at yada arazi aracı ile oralara, çatışma yerlerine taşınmalı askerler.. Bir askerin yürüme mesafesi belli olmalı.. Belli aralıklara askerler bölüm bölüm taşınmalı. Bu olmayınca ağırlık olur diye çelik yelek bile giyilmiyor, alınmıyor. Amerikan askerleri biliyoruz hep çelik yelekli idi ki zırh kuran2Da da geçer ve savaşın şiddetinden falan korur der Allah , bu manalrda ayet vardı, bulursam ekleyebilirim .. bir de Helikopter sayımız azdı ve eskiden şöyle bir laf vardı komutanların, meşhurdur :'' Analar yeni asker doğururu ama Sikorsky doğuran ana yok''. Askerin canı o helikopterden daha değerli görülmeli. İnşallah hayırlısı, ekonomimiz iyi olur ..

En büyük asker bizim asker :) inşallah :) .
 
Üst