Bugün Hangi Parfümü Denediniz

Perpetual_Burn

Üye
TürkParfüm Üyesi
Le Galion Sortilege Vintage

579413B5-FA3B-4DF3-8C7D-2DCF905B4F29.jpeg


Tozlu, pudralı, sabunsu tertemiz bir çiçek buketi ile esintili, bol aldehitli bir başlangıç yapıyor. Aldehit tabanına dahil; hafif tatlı bir gül suyu ve şeffaf meyve hissi yaratan melankolikçe bir süsen gölgesi de izleyebiliyoruz. Genel aldehit yapısı fazlasıyla Eski No 5 benzeri Sortilege’ in, hatta direkt olarak o ekolden geliyor. Gülün sıcak tatlı misksi yönü ile yumuşacık, pamuk şeker kıvamında soyutça sıcak bir tatlılık var ki pek keyifli.

Pudralı aldehit düzlemindeki sabun hissi artarken tabanda kremalı, hafif civetsi kirlilikte nefis bir misk düzlemi oluşuyor. Bahsettiğim misk düzlemi üzerinde samansı, buruk papatya izleri var, ki Miss Dior’ daki fazlaca beğendiğim kuru deri akorunun anımsamalarını da yapabiliyor bu birliktelik. Kurumada çöken aldehit buketinin içinden sıyrılan bakır tel kirliliğinde sakızsı yasemin, yine Ysl Opium üzerinden bahsettiğim sandal dumanı, ve yine az önce bahsettiğim misk düzlemi hafif benzoin sıcaklığında bir araya gelerek güzelce bir odunsu vanilya akoru oluşturuyor. Yine Vanilya’ da Eski No 5 ve Baghari(Güncel)’ de olduğu gibi kremalı ve sakızsı, dolgun, ve hala aldehidik. Diplerde civet-meseyosunu işbirliği tarzı yine No 5’ de olduğu gibi Chypre yönler de bazen görebilmek mümkün, ama belli belirsiz. Yine de koku genelinde genel bir meşeyosunu-civet hissi olduğunu söyleyebilirim Sortilege’ de.

Sortilege, No 5 den izler taşıyan, hatta neredeyse aynı izleri taşıyan güzel bir koleksiyonluk. No 5 kadar derin nüanslar barındırmasa da; ekolü en güzel ve en minimalize şekilde temsil eden üyelerden. Ayrıca; zamana direnip bugünlere gelebilmiş şişeleri ile de zaman makinesi vasfı da taşıyor; hatta sizi sadece şişesiyle bile alıp 40’ lara olmasa da en azından geçmişte bir yerlere götürüyor. Bundan dolayı ben de güzel şişesinin fotoğrafını çekmiş bulundum. Sortilege bana şişesi ile; babannemle çocukken misafirliğe gittiğim evlerdeki koyu yeşil kristal vazoları ve anlamsız bir şekilde kabak tatlısını çağrıştırıyor. Kokusu değil, şişesi. Gerçi benzer bulguları No 5 ve Baghari ile de yaşıyorum. Tuhaftır ki aralarında Baghariden hoşlanmıyorum sadece. Kabak tatlısını da babannem ve askeriye dışında hiçbir yerde yemedim bu arada. Teşekkürler Sortilege.

1164D903-2C30-4B41-9C92-9F60FEC624EE.jpeg
 

baykalbul

Administrator
Yönetici
Site Sahibi
TürkParfüm Üyesi
El Born Carner Barcelona for women and men 403x538.25936.jpg

El Born Carner Barcelona for women and men

Mükemmel baladı. Çilek kokusu algıladım ama ya doğal çilek ya da büyük ihtimalle kokuların verdiği hissiyat, efekt. Yazarız sonuçları inşallah :) . @asaid hocama teşekkürler :)

Sonra inanılmaz Bal girdi. Vanilya aradan buradayım diyor. Balın girmesi tende 10 dakika veya daha erken. Kıyafette çilek hala kokuyor. İnanılmaz bir gurme, çok güzel (Gourmand).
 

asaid

Üye
TürkParfüm Üyesi
Ekli dosyayı görüntüle 3162
El Born Carner Barcelona for women and men

Mükemmel baladı. Çilek kokusu algıladım ama ya doğal çilek ya da büyük ihtimalle kokuların verdiği hissiyat, efekt. Yazarız sonuçları inşallah :) . @asaid hocama teşekkürler :)

Sonra inanılmaz Bal girdi. Vanilya aradan buradayım diyor. Balın girmesi tende 10 dakika veya daha erken. Kıyafette çilek hala kokuyor. İnanılmaz bir gurme, çok güzel (Gourmand).
çilek hiç hatırlamıyorum ben, yakın zamanda tekrar deneyeceğim merak ettim. aklımda oldukça tozlu vanilyalı topraksı odunsu bir şey kalmış. nota çeşitliliğinden aslında sizin dediğinize daha yakın gibi duruyor, yanlış algılamış olabilirim uzun süreli test edememiştim??
 

asaid

Üye
TürkParfüm Üyesi
Ekli dosyayı görüntüle 3162
El Born Carner Barcelona for women and men

Mükemmel baladı. Çilek kokusu algıladım ama ya doğal çilek ya da büyük ihtimalle kokuların verdiği hissiyat, efekt. Yazarız sonuçları inşallah :) . @asaid hocama teşekkürler :)

Sonra inanılmaz Bal girdi. Vanilya aradan buradayım diyor. Balın girmesi tende 10 dakika veya daha erken. Kıyafette çilek hala kokuyor. İnanılmaz bir gurme, çok güzel (Gourmand).
denedim bu akşam, gerçekten de hatırladığımdan çok daha meyvemsi imiş. Paçuli ve Odundan dan ziyade benzoin temelli tozlu ama citruslar ile de parlak vanilya-amber-incir-bal üzerine kurulu gibi hissettim. ki burada hem çilek hem ahududu akorları duyumsanabiliyor. Yasemin çok algılayamadım. Benim burnumu yakacak derecede tozlu yapı ile birleşik peru balsamı da var.
Bewitching Yasmine ve Lune Feline' bunun daha çiçeksi, tatlı şurupsu ve kakuleli hali. Tercih etmem gerekirse El-Born derim, unisexe daha uygun ve daha doğal kokuyor. Bewitching Yasmine aslında hiç de notalarının gösterdiği gibi bir koku değil. kötü değil ama notalara bakınca daha karanlık bir şey bekliyordum, Lune Feline' üstüne tercih edilir. Lune Feline de şurupsu hissiyatı fazla buluyorum.
 
Son düzenleme:

Perpetual_Burn

Üye
TürkParfüm Üyesi
Guerlain Chamade Extrait

Pudralı çiçek yaprakları, sapları ve meyveleri, kırlar çimler böcekler ile canlı, enerjik bir aldehit patlamasıyla açılıyor Chamade. Kremsi tatlı yumuşak dokusu ile sümbül taneleri ve kirli, sapsı, köpüksü yasemin biraz daha ön planda canlı çiçek buketimiz içinde. Yine sabunsu yönü ile sulu ve serin formda aldehit yapısını sarıp farklı renk tonları katan nefis bir gül de var. Çiçek yapraklarının dokusu oldukça katmanlı; şeftali gibi tozlu, saydam meyve anımsamaları da fazlaca mevcut.

Aldehit patlamasının biraz dinmesiyle karanfil tarzı tatlı, ferah geniz yakan taze baharatlar kıvılcımı ile detaylanıyor; ve bir polen sürüsünü de bünyesine katmış oluyor. Bu aşamada oluşup yok olan, loop halinde nefis bir sabunsu pudralı sandal bulutu da açığa çıkıyor. Ferah Karanfil ve şerbetsi Benzoin ile ısınıp daha kremsi, dolgun, sıcak balzamik bir gövdeye geçiliyor. Kireçlenen yaseminin daha herbal, indolik davrandığı bu evrede köksü, topraksı, biraz yağlı, yeni kaplanmış defter kokusuyla nefis bir süsen kökü hissediliyor. Tüm bunların bir araya gelmesiyle oluşan benzoin sıcaklığındaki odunsu vanilya ve tatlı, kök vetiver ile balzamik şekilde sonlanıyor.

Evet, Chamade’ i üç ayrı katmanı üzerinden okuyabiliriz sanırım: Kremsi Aldehit Sarmalının bulunduğu en üst katman; gel-git halindeki sandal esintisinin bulunduğu bir alt katman; çaysı herbal dokuyu oluşturan indolik yaseminin ve yağlı topraksı süsen kökünün bulunduğu en alt katman. Aslında özetle; parlak bir gökyüzü ile başlayıp oluşumunu yeni tamamlayan çiçeklere ve meyvelere uğruyor, arada bir esen ılık esintisi ile mevsim polenlerini üzerinize üflüyor ve yüzeysel bir kök, toprak ilişkisi ile noktalanıyor. Yeşiller üzerinde otururken rastgele elinize aldığınız bir çiçeğin sapının suyunu çıkarttığınızda elinize bulaşan kokuyu simüle eden inanılmaz bir yasemin de barındırıyor ayrıca. Biraz klişe olacak; ama çok net bir bahar tasviri Chamade. Chamade’ in Edt versiyonunu da denemiştim, fakat Extrait olanı bambaşka bir dünya. Bu arada deneyimlediğim en pozitif koku Chamade, hatta edt versiyonunu anosmi olduğum zaman kullanıyordum. İlginç bir şekilde duyularım tekrar açılıyordu. Şifalı bu Chamade.

 
Son düzenleme:

baykalbul

Administrator
Yönetici
Site Sahibi
TürkParfüm Üyesi
Le Galion Sortilege Vintage

Ekli dosyayı görüntüle 3159

Tozlu, pudralı, sabunsu tertemiz bir çiçek buketi ile esintili, bol aldehitli bir başlangıç yapıyor. Aldehit tabanına dahil; hafif tatlı bir gül suyu ve şeffaf meyve hissi yaratan melankolikçe bir süsen gölgesi de izleyebiliyoruz. Genel aldehit yapısı fazlasıyla Eski No 5 benzeri Sortilege’ in, hatta direkt olarak o ekolden geliyor. Gülün sıcak tatlı misksi yönü ile yumuşacık, pamuk şeker kıvamında soyutça sıcak bir tatlılık var ki pek keyifli.

Pudralı aldehit düzlemindeki sabun hissi artarken tabanda kremalı, hafif civetsi kirlilikte nefis bir misk düzlemi oluşuyor. Bahsettiğim misk düzlemi üzerinde samansı, buruk papatya izleri var, ki Miss Dior’ daki fazlaca beğendiğim kuru deri akorunun anımsamalarını da yapabiliyor bu birliktelik. Kurumada çöken aldehit buketinin içinden sıyrılan bakır tel kirliliğinde sakızsı yasemin, yine Ysl Opium üzerinden bahsettiğim sandal dumanı, ve yine az önce bahsettiğim misk düzlemi hafif benzoin sıcaklığında bir araya gelerek güzelce bir odunsu vanilya akoru oluşturuyor. Yine Vanilya’ da Eski No 5 ve Baghari(Güncel)’ de olduğu gibi kremalı ve sakızsı, dolgun, ve hala aldehidik. Diplerde civet-meseyosunu işbirliği tarzı yine No 5’ de olduğu gibi Chypre yönler de bazen görebilmek mümkün, ama belli belirsiz. Yine de koku genelinde genel bir meşeyosunu-civet hissi olduğunu söyleyebilirim Sortilege’ de.

Sortilege, No 5 den izler taşıyan, hatta neredeyse aynı izleri taşıyan güzel bir koleksiyonluk. No 5 kadar derin nüanslar barındırmasa da; ekolü en güzel ve en minimalize şekilde temsil eden üyelerden. Ayrıca; zamana direnip bugünlere gelebilmiş şişeleri ile de zaman makinesi vasfı da taşıyor; hatta sizi sadece şişesiyle bile alıp 40’ lara olmasa da en azından geçmişte bir yerlere götürüyor. Bundan dolayı ben de güzel şişesinin fotoğrafını çekmiş bulundum. Sortilege bana şişesi ile; babannemle çocukken misafirliğe gittiğim evlerdeki koyu yeşil kristal vazoları ve anlamsız bir şekilde kabak tatlısını çağrıştırıyor. Kokusu değil, şişesi. Gerçi benzer bulguları No 5 ve Baghari ile de yaşıyorum. Tuhaftır ki aralarında Baghariden hoşlanmıyorum sadece. Kabak tatlısını da babannem ve askeriye dışında hiçbir yerde yemedim bu arada. Teşekkürler Sortilege.

Ekli dosyayı görüntüle 3160
Guerlain Chamade Extrait

Pudralı çiçek yaprakları, sapları ve meyveleri, kırlar çimler böcekler ile canlı, enerjik bir aldehit patlamasıyla açılıyor Chamade. Kremsi tatlı yumuşak dokusu ile sümbül taneleri ve kirli, sapsı, köpüksü yasemin biraz daha ön planda canlı çiçek buketimiz içinde. Yine sabunsu yönü ile sulu ve serin formda aldehit yapısını sarıp farklı renk tonları katan nefis bir gül de var. Çiçek yapraklarının dokusu oldukça katmanlı; şeftali gibi tozlu, saydam meyve anımsamaları da fazlaca mevcut.

Aldehit patlamasının biraz dinmesiyle karanfil tarzı tatlı, ferah geniz yakan taze baharatlar kıvılcımı ile detaylanıyor; ve bir polen sürüsünü de bünyesine katmış oluyor. Bu aşamada oluşup yok olan, loop halinde nefis bir sabunsu pudralı sandal bulutu da açığa çıkıyor. Ferah Karanfil ve şerbetsi Benzoin ile ısınıp daha kremsi, dolgun, sıcak balzamik bir gövdeye geçiliyor. Kireçlenen yaseminin daha herbal, indolik davrandığı bu evrede köksü, topraksı, biraz yağlı, yeni kaplanmış defter kokusuyla nefis bir süsen kökü hissediliyor. Tüm bunların bir araya gelmesiyle oluşan benzoin sıcaklığındaki odunsu vanilya ve tatlı, kök vetiver ile balzamik şekilde sonlanıyor.

Evet, Chamade’ i üç ayrı katmanı üzerinden okuyabiliriz sanırım: Kremsi Aldehit Sarmalının bulunduğu en üst katman; gel-git halindeki sandal esintisinin bulunduğu bir alt katman; çaysı herbal dokuyu oluşturan indolik yaseminin ve yağlı topraksı süsen kökünün bulunduğu en alt katman. Aslında özetle; parlak bir gökyüzü ile başlayıp oluşumunu yeni tamamlayan çiçeklere ve meyvelere uğruyor, arada bir esen ılık esintisi ile mevsim polenlerini üzerinize üflüyor ve yüzeysel bir kök, toprak ilişkisi ile noktalanıyor. Yeşiller üzerinde otururken rastgele elinize aldığınız bir çiçeğin sapının suyunu çıkarttığınızda elinize bulaşan kokuyu simüle eden inanılmaz bir yasemin de barındırıyor ayrıca. Biraz klişe olacak; ama çok net bir bahar tasviri Chamade. Chamade’ in Edt versiyonunu da denemiştim, fakat Extrait olanı bambaşka bir dünya. Bu arada deneyimlediğim en pozitif koku Chamade, hatta edt versiyonunu anosmi olduğum zaman kullanıyordum. İlginç bir şekilde duyularım tekrar açılıyordu. Şifalı bu Chamade.

Sizi de zevvkle okudum gene :) . Doya doya tekrar tekrar okumak lazım :) . Betimlemeler harika, kötü nazar değmesin inşallah dilerim :) .
 

asaid

Üye
TürkParfüm Üyesi
Mazzolari - Lui
Açılışı yoğun kirli paçuli ile yapıyor, bir iki dakikaya tozlu misk ve civet ile birleşiyor. Civet bu başlangıç kısmında sert paçuli ile birleşik hareket ediyor. Peau de Bete'deki papatya-maydanoz-kimyon içerisindeki parlak civetden daha koyu ve kirliliği daha belirgin, gerçek formuna oldukça yakın. ilk 5 dk.sı oldukça zorlayıcı. Bu açılış faslından ortaya gelinceye dek civet geriye çekilmeye devam ediyor. Paçuli de baştaki küflü dokusunu yine tozlu fakat daha temiz topraksılığa bırakıyor. Orta kısımda kalın balzamik tatlı ambergris ile birleşiyor. Tenden ayrılana dek ambergris artıp paçuli azalarak devam ediyor.
başka vakitlerde birkaç kez denememe rağmen Deri, Baharat, Vetiver, Çiçek notalarını bizzat hissedemedim. yalnız son kısımda Paçuli bitmeye yakın hafifçe sandal dokunuşu var. Ambergris kalın, hafifçe isli ve gerçeğine oldukça yakın. özellikle sonlarda Ambre Sultan'ın tatlılığı azaltılmış şekli ile benzeşiyor. İlk 5 dk.sı hem paçuliye hem civete referans olur. 2-3 ml. muhtemelen hayat boyu yetecek denemelik bir parfüm. civet haricinde paçuli ve amberi birleştirmek çok da yenilikçi değil açıkçası. hissedilen akorları fazlasıyla sade. benim kanaatimce eksik kalmış bir parfüm. ünü baştaki kirli yapısından geliyor muhtemelen. civet ve paçuliyi birleştirme fikri oldukça cüretkar olsa da, bütün olarak baktığımda Peau de Bete'deki gibi sanatsal bir kompozisyon yakalayamadım.
 

Perpetual_Burn

Üye
TürkParfüm Üyesi
Sizi de zevvkle okudum gene :) . Doya doya tekrar tekrar okumak lazım :) . Betimlemeler harika, kötü nazar değmesin inşallah dilerim :) .
Çok teşekkür ederim Baykal Hocam. Günümüzde denediğimiz çoğu parfümün kompozisyon temeli bu arkadaşlara dayalı olsa da; bu arkadaşları yorumlamak çok daha zor. Basit bir yapısı varmış gibi duruyor, fakat dallanıp budaklanıyorlar, içinde kayboluyorsunuz :)

Mazzolari - Lui
Açılışı yoğun kirli paçuli ile yapıyor, bir iki dakikaya tozlu misk ve civet ile birleşiyor. Civet bu başlangıç kısmında sert paçuli ile birleşik hareket ediyor. Peau de Bete'deki papatya-maydanoz-kimyon içerisindeki parlak civetden daha koyu ve kirliliği daha belirgin, gerçek formuna oldukça yakın. ilk 5 dk.sı oldukça zorlayıcı. Bu açılış faslından ortaya gelinceye dek civet geriye çekilmeye devam ediyor. Paçuli de baştaki küflü dokusunu yine tozlu fakat daha temiz topraksılığa bırakıyor. Orta kısımda kalın balzamik tatlı ambergris ile birleşiyor. Tenden ayrılana dek ambergris artıp paçuli azalarak devam ediyor.
başka vakitlerde birkaç kez denememe rağmen Deri, Baharat, Vetiver, Çiçek notalarını bizzat hissedemedim. yalnız son kısımda Paçuli bitmeye yakın hafifçe sandal dokunuşu var. Ambergris kalın, hafifçe isli ve gerçeğine oldukça yakın. özellikle sonlarda Ambre Sultan'ın tatlılığı azaltılmış şekli ile benzeşiyor. İlk 5 dk.sı hem paçuliye hem civete referans olur. 2-3 ml. muhtemelen hayat boyu yetecek denemelik bir parfüm. civet haricinde paçuli ve amberi birleştirmek çok da yenilikçi değil açıkçası. hissedilen akorları fazlasıyla sade. benim kanaatimce eksik kalmış bir parfüm. ünü baştaki kirli yapısından geliyor muhtemelen. civet ve paçuliyi birleştirme fikri oldukça cüretkar olsa da, bütün olarak baktığımda Peau de Bete'deki gibi sanatsal bir kompozisyon yakalayamadım.

Kaleminize, burnunuza sağlık Said Hocam. Benim de merak ettiğim kokulardandı, ama yorumunuzla; merak sırasını biraz daha geriye çekebilirim kendimce herhalde, teşekkürler :)
 

Perpetual_Burn

Üye
TürkParfüm Üyesi
Parfum d’ Hermes Saf Parfüm

Chamade benzeri bahar aldehitleri ile açılıyor. Yine Chamade’ de olduğu gibi taze sümbül taneleri biraz daha ön planda. Sabunsuluğu daha düşük Parfum d’ Hermes’ in, bir de Chamade aldehitlerine oranla daha sıcak bir yapıda olduğunu söyleyebilirim. Çiçek yapraklarından gelen şeftali, armut gibi meyvemsi detaylara ek olarak da gözenekli turunç kabuklarından bahsedebiliriz Parfum d’ Hermes için. Yani özetle, biraz daha sıcak ve citruslu bir tavrı var Parfum d’ Hermes’ in. Çok süre geçmeden oldukça sıcak bir Gül hissediliyor. Chamade’ deki soğuk ve sabunsu Gül Suyuna oranla; Ylang Ylang benzeri kirli ve sıcak çiçekler, benzoin tipi reçineler ve şerbetsi karanfil bezeli pamuk şeker tatlılığında ve pudralığında daha oryantal sıcak bir Gül.

Bir süre daha sonra puslu güzel bir süsen ve nefis bir sandal tütsüsü soluyoruz. Chamade’ de bahsettiğim ılık bahar esintisini yaratan sandalın biraz farklısı. Burada esinti değil de; metalik, gri ufak bir duman, is bulutu serpiştiriyor araya. Oldukça vanilik tatlılıkta, biraz da sabunsu bu sandal tütsüsü. Süsen de, pamuk şeker kıvamındaki gül yapısının üzerini örtüyor; hafif rujlu bir pudra hissiyatı çıkartıyor ortaya. Parfum d’ Hermes’ in bu evresinde ambersi, balzamik lezzetli mum gibi bir vanilya deneyimliyoruz, dumanı da tüten mum gibi bir vanilya.

Kurumada reçine hissi fazlaca artıyor, Oryantal bir amber kokusuna dönüşüyor Parfum d’ Hermes. Chamade’ e benzer olarak yağlı süsen kökü ve nemli vetiver burada da mevcut, fakat altyapı daha reçineli. Micallef Gaiac ile fazlaca benzeşiyor hatta kurumadaki hali. Bir de buralarda bir yerlerde güzelce indolik bir yasemin olacaktı, ama maalesef bu ikinci denememde rastlaşamadık. Muhtemelen sürerek denediğim için dozajlama faktöründen kaynaklı.

Parfum d’ Hermes, Chamade’ i temel alıp; daha balzamik, oryantal bir şekilde yorumluyor. Chamade renk olarak yeşili, beyazı ve griyi temel alırken Parfum d’ Hermes; beyazı, griyi, pembeyi ve siyahı temel alıyor. Carven Monsieur’ deki pek sevdiğim sandal dumanına daha yakın bulduğum için Parfum d’ Hermes’ in beni yakaladığını söyleyebilirim, ama adres çiçekler olduğunda; kesinlikle Chamade’ in çiçekleri çok daha güçlü. Parfum d’ Hermes bana karanlık bir odada yanan, çevreye yaydığı sarımtırak ışığı ile aşağı doğru akmakta olan kendi bedenindeki detaylara gölgelerle dikkat çeken bir mumu hatırlattı ? Kaliteli bir şeyler denemek isteyen herkese öneriyorum.

 

Perpetual_Burn

Üye
TürkParfüm Üyesi
Miss Dior EDT Vintage

Sabunsu aldehit zinciri, eski usul asitli tozlu meyveler ve kabukları ile, hem oldukça temiz hem de kirli zıtlıklar barındıran güzel bir açılış yapıyor Miss Dior. Aldehit yapısı Sortilege ve No 5 ile oldukça yakın; kirli, dolgun, sabunsu ve hafif misk kremalı. Aldehit düzlemi içinde yeşil, bitki sulu, yosunlu ince bir kirli herbal yapı da mevcut. Kısa bir süre sonra şipre dokunun asıl kaynağı; kirli katransı yapısıyla genel sabunsu dokuya tezat oluşturan güzel bir civet hissediliyor. Bu aşamada Lanvin My Sin, Revlon Intimate gibi aldehitli şipre klasikler ile oldukça benzeşiyor Miss Dior, fakat katranlı civet dokusu onlar kadar yoğun değil.

Kurumuş buruşuk, samansı ağaç dallarını ya da benzer içi boş bitki saplarını anımsatan koyu, kapalı, toprağa yakın kirli bir süsen hissediliyor. Sabunsuluğun ince kirli bir dumana dönüşmesine güzel bir önayak oluyor bu samansı süsen. Kuruma devam ettikçe tabandaki şipremsi misk düzlemi üzerinden; kupkuru samansı tütün tozları, kuru otlar barındıran kimyonvari kurulukta, ince bir dumansılığa sahip enterasan bir deri akoru oluşuyor. Yeni açılmış sigara paketine, kurumuş çay poşetine de benzeyen bu deri akoru aynı zamanda acı, kurumuş topraklı bir o kadar ilgi çekici bir paçuli ile destekleniyor ayrıca.

Miss Dior; başlangıcı ve sonu arasında hiçbir benzerlik taşımayan, türünün ekolleri arasında gezinen ayarsız bir şipre, hatta şimdilik tanıdığım en ayarsız ve en benzersiz şipre olduğunu da söyleyebilirim. Hdp 1740, Fumerie Turque, PdE Fougere Bengale/Tabac Tabou, Par Amour Pour Lui gibi samansı tütün, ölmezotu, kumarin hissi barındıran kuru tütün seyrini sevenler için Miss Dior’ un enterasan bir keşif olacağını düşünüyorum. Ayrıca parfümörü Jean Carles; parfümleri koku ailelerine ayıran, notalar arasında belli bir matematik ilişkisi üzerinden metod yaratan ilk parfümörmüş. Hatta sektördeki son zamanlarında Anozmi oluyor; hiç koku alamadan, yarattığı metod üzerinden ve denemelerinde yanına oğlunu alarak Miss Dior’ u yapıyor. Yani bu halıyı dokuyan kör olmuş, ama ortaya çıkan şey; benzersiz.

 

Acemiburun

TürkParfüm Üyesi
Knize Ten
@baykalbul hocam hediyesi için teşekkürler.
Sıkar sıkmaz ilk meşeyosununu farkettim daha sonra deri ve alttan sıcak sıcak tarçın hissediliyor eski kafa bir deri kullanımı var.
Kısa bir süre sonra yarım saat kadar diyeyim kremsi bir vanilya ve az bir kehribar kokusu aldım.benm görüşlerim bu şekilde buradan @asaid hocama sesleniyorum bu kokuyu denemediyseniz yorumlarınızı çok merak ediyorum mesajı aldınız siz ?
 

asaid

Üye
TürkParfüm Üyesi
Knize Ten
@baykalbul hocam hediyesi için teşekkürler.
Sıkar sıkmaz ilk meşeyosununu farkettim daha sonra deri ve alttan sıcak sıcak tarçın hissediliyor eski kafa bir deri kullanımı var.
Kısa bir süre sonra yarım saat kadar diyeyim kremsi bir vanilya ve az bir kehribar kokusu aldım.benm görüşlerim bu şekilde buradan @asaid hocama sesleniyorum bu kokuyu denemediyseniz yorumlarınızı çok merak ediyorum mesajı aldınız siz ?
ününü çok duydum. bir yurtdışı spliti yapılsa da denesek güzel olur. hobide eski olan çoğu kişi zamanında kullanmış ve denemiş. Alfarom'un da tam puan verdiği aşırı nadir çalışmalardan. @Perpetual_Burn hocam'ın kaleme alması gerek muhakkak böylesine ikonik bir masküleni?
 

asaid

Üye
TürkParfüm Üyesi
Tom Ford - Noir Anthracite
yoğun burun yakıcı baharatlı-zenzefilli 15 saniyelik açılışın hemen ardından tenden ayrılana dek abanoz ağacı parfümü etkisi altına alıyor. Galbanum-Yasemin-Paculi kayıp. huş ve zencefil abanozu gerçekçi kılmada yardımcı rol oynuyor. Sedir de abanoz altında dahi olsa her daim ona eşlik edip kendini ayrıca hissettiriyor. koyu odun akoruna nisbeten ferahlık katmak ile odunsuluğu bozmadan ikinci bir boyut katıyor.
Oldukça gerçekçi bir abanoz kompozisyonu, ben bu odun türünün kendisini sevmediğimden kokuya kendimi çok yakın hissetmedim fakat açıkça kaliteli bir birleşim. özellikle zencefil çok iyi düşünülmüş, burun yakıcı hafif fenolik buruk yapı üzerine çok iyi oturmuş. huş kullanımı dengeli yanık kısma kaçmadan gerçekçiliği arttıyor. bütüncül hissiyatta Abanoz-Sedir ikilisi olarak özet geçilebilir. Divine Attraction'ın yanığı azaltılıp Abanoz temeline oturtulmuş hali de denilebilir.
 

Perpetual_Burn

Üye
TürkParfüm Üyesi
ününü çok duydum. bir yurtdışı spliti yapılsa da denesek güzel olur. hobide eski olan çoğu kişi zamanında kullanmış ve denemiş. Alfarom'un da tam puan verdiği aşırı nadir çalışmalardan. @Perpetual_Burn hocam'ın kaleme alması gerek muhakkak böylesine ikonik bir masküleni?
Ahah :) Çok teşekkür ederim Said Hocam :) Knize Ten en sevdiğim maskülenlerden birisi. Hobinin henüz başındayken tanışmıştık Knize Ten’ le. Eski kafa Karanfil Çiçeğini, Kunduz Derisini ve Meşeyosununu da ilk tattığım kokudur. Yıllar oldu, ama maskülen çiçeklerin altında yine maskülen bir kundura derisi olarak aklımda kalmış. Yanlış hatırlamıyorsam elime ulaşan dekantı 2000 sonrası sürümdü, meşeyosunu doğal değildi yani. Tuhaftır; yıllar geçti, birçok doğal meşeyosunlu vintage koku da denedim, ama hala Knize Ten meşeyosununda zirveye oynar bende. Deri ve Meşeyosunu kesişiminde sinek ilacı benzeri mekanik bir his var Knize Ten’ de. Bana gaz lambalarını yakmak için kullanılan gaz yağlarını anımsatmıştı hatta bu mekanik hissi; ondandır ki biraz da çocukluğuma da uzanır :) Sağolsun Baykal Hocam’ dan geçen senelerde gelen bir tadımlık da var. Benzeri Royal English Leather ile birlikte deneyip yorumlamaya çalışacağım umarım. Bu arada size yakın vakitte önerdiğim Witness ile meşeyosunu profilleri benzeşiyor aslında Knize Ten’ in. Witness, Giorgio Beverly Hills, Knize Ten çok farklı gerçekten bunların havası :)

Tom Ford - Noir Anthracite
yoğun burun yakıcı baharatlı-zenzefilli 15 saniyelik açılışın hemen ardından tenden ayrılana dek abanoz ağacı parfümü etkisi altına alıyor. Galbanum-Yasemin-Paculi kayıp. huş ve zencefil abanozu gerçekçi kılmada yardımcı rol oynuyor. Sedir de abanoz altında dahi olsa her daim ona eşlik edip kendini ayrıca hissettiriyor. koyu odun akoruna nisbeten ferahlık katmak ile odunsuluğu bozmadan ikinci bir boyut katıyor.
Oldukça gerçekçi bir abanoz kompozisyonu, ben bu odun türünün kendisini sevmediğimden kokuya kendimi çok yakın hissetmedim fakat açıkça kaliteli bir birleşim. özellikle zencefil çok iyi düşünülmüş, burun yakıcı hafif fenolik buruk yapı üzerine çok iyi oturmuş. huş kullanımı dengeli yanık kısma kaçmadan gerçekçiliği arttıyor. bütüncül hissiyatta Abanoz-Sedir ikilisi olarak özet geçilebilir. Divine Attraction'ın yanığı azaltılıp Abanoz temeline oturtulmuş hali de denilebilir.
Elinize sağlık bu arada güzel yorumunuz için. Noir Anthracite’ i seneler önce Sephora’ da denemiş ve oldukça beğenmiştim. Sonra bir daha yolumuz kesişmedi maalesef, hala aklımdadır. Oluşturulan balzamik odun topluluğunu çok güzel aktarmışsınız bu arada, o tek denemem direkt burnuma geldi diyeyim hatta ahah :) Baharatlarını çok hatırlamıyorum, ama baharat yapısı oldukça tuhaf, karabiber’ vari ama daha farklı diye hatırlıyorum. Bahsettiğiniz gibi; fenolik, kuru bir yapısı vardı. Biraz da cilalı odun hissi de hatırlıyorum. Serge Noir ile hafızamda içiçe geçmemişlerdir umarım ahaah :) Elinize sağlık tekrar.
 

baykalbul

Administrator
Yönetici
Site Sahibi
TürkParfüm Üyesi
ününü çok duydum. bir yurtdışı spliti yapılsa da denesek güzel olur. hobide eski olan çoğu kişi zamanında kullanmış ve denemiş. Alfarom'un da tam puan verdiği aşırı nadir çalışmalardan. @Perpetual_Burn hocam'ın kaleme alması gerek muhakkak böylesine ikonik bir masküleni?
Ahah :) Çok teşekkür ederim Said Hocam :) Knize Ten en sevdiğim maskülenlerden birisi. Hobinin henüz başındayken tanışmıştık Knize Ten’ le. Eski kafa Karanfil Çiçeğini, Kunduz Derisini ve Meşeyosununu da ilk tattığım kokudur. Yıllar oldu, ama maskülen çiçeklerin altında yine maskülen bir kundura derisi olarak aklımda kalmış. Yanlış hatırlamıyorsam elime ulaşan dekantı 2000 sonrası sürümdü, meşeyosunu doğal değildi yani. Tuhaftır; yıllar geçti, birçok doğal meşeyosunlu vintage koku da denedim, ama hala Knize Ten meşeyosununda zirveye oynar bende. Deri ve Meşeyosunu kesişiminde sinek ilacı benzeri mekanik bir his var Knize Ten’ de. Bana gaz lambalarını yakmak için kullanılan gaz yağlarını anımsatmıştı hatta bu mekanik hissi; ondandır ki biraz da çocukluğuma da uzanır :) Sağolsun Baykal Hocam’ dan geçen senelerde gelen bir tadımlık da var. Benzeri Royal English Leather ile birlikte deneyip yorumlamaya çalışacağım umarım. Bu arada size yakın vakitte önerdiğim Witness ile meşeyosunu profilleri benzeşiyor aslında Knize Ten’ in. Witness, Giorgio Beverly Hills, Knize Ten çok farklı gerçekten bunların havası :)


Elinize sağlık bu arada güzel yorumunuz için. Noir Anthracite’ i seneler önce Sephora’ da denemiş ve oldukça beğenmiştim. Sonra bir daha yolumuz kesişmedi maalesef, hala aklımdadır. Oluşturulan balzamik odun topluluğunu çok güzel aktarmışsınız bu arada, o tek denemem direkt burnuma geldi diyeyim hatta ahah :) Baharatlarını çok hatırlamıyorum, ama baharat yapısı oldukça tuhaf, karabiber’ vari ama daha farklı diye hatırlıyorum. Bahsettiğiniz gibi; fenolik, kuru bir yapısı vardı. Biraz da cilalı odun hissi de hatırlıyorum. Serge Noir ile hafızamda içiçe geçmemişlerdir umarım ahaah :) Elinize sağlık tekrar.
Özelden de konuşalım, tekrar ikinize de gönderebilirim Knize Ten.

Bendeki kaç yılı acaba ki oldukça doğal meşeyosunu. Böyle ünlü bir parfümde 2000 sonrası belki meşeyosunu dışında kunduz yağı sentetik olabilir, bilmiyorum ve yazık etmişler öyleyse ama Amber ve Meşeyosunu doğal olsun da :D
 

baykalbul

Administrator
Yönetici
Site Sahibi
TürkParfüm Üyesi
Knize Ten
@baykalbul hocam hediyesi için teşekkürler.
Sıkar sıkmaz ilk meşeyosununu farkettim daha sonra deri ve alttan sıcak sıcak tarçın hissediliyor eski kafa bir deri kullanımı var.
Kısa bir süre sonra yarım saat kadar diyeyim kremsi bir vanilya ve az bir kehribar kokusu aldım.benm görüşlerim bu şekilde buradan @asaid hocama sesleniyorum bu kokuyu denemediyseniz yorumlarınızı çok merak ediyorum mesajı aldınız siz ?
Senin hediyeler için de teşekkürler hocam :) , güle güle kullan selametle :) . Knize Ten'deki tatlılığa dikkat et doğal Amber sanırım. Amber'in çok çeşitleri var yani ambergrsi'in . Bayağı olgunluk isteyen bir parfüm ağı abi Knize Knize Ten :)
 

asaid

Üye
TürkParfüm Üyesi
Etat Libre d'Orange
Fat Electrician Semi-Modern Vetiver
Vetiver profili olarak, bulabileceğiniz en keskin ve pürüzsüz meşe yosunsu yapıya sahip vetiveril asetat ile başlangıç yapıyor. 5 dk içerisinde vetiver çoğu keskinliğini muhafaza etmekle birlikte yeşilini azaltıyor, odunsuluğu arttırıyor ve sona yaklaşana dek devam edecek Yesterday Haze'den oldukça tanıdık olan ceviz-krem şanti-iris akoru altına sığınıyor. Başlangıç kısmından sonra uzun süre koku yapısı Y.Haze ile çok benzer olmakla birlikte vetiveril asetatın vermiş olduğu keskin yosunsu yapı kokuya ekstra bir çekicilik katıyor. Kestane şekeri akoru yerine koku yapısına göre, ceviz-iris-krema-vanilya daha açıklayıcı bir tanımlama olur. Her iki parfümde de Krem şanti akoru kaymak tarzında bir yapı sunmuyor. Glikoz şurublu ürünler çok tüketildiğinde dilin arkasında ve boğazda hissedilen yakıcı-şerbetsi bir akor denilebilir. dolayısıyla Yesterday Haze ile aynı burun yakan yapı burada da mevcut olmakla birlikte ceviz adına gerçekçiliği arttıran bir unsur olarak artistik bir yapı sağlıyor.
Bu parfümü sevmek için vetiver bağımlısı olmak tek başına yeterli değil. Ezilmiş yaş cevizi de aynı oranda sevmek gerek. genel tatlılığı Yesterday Haze'deki incirin dışında aynı şerbetli yapıya ek olarak özellikle sonlara doğru ön plana çıkan kalın tozlu vanilya da bolca barındıyor. Y.Haze'deki odunsu meyvemsi vanilya akoru yerine daha sade bir vanilya kullanımı var. Orta kısımda arkada kalmasa da en öne de çıkmayan vetiver sonda vanilya ile yine belirginleşiyor. vanilyanın da sağladığı yumuşaklıkla daha az keskin fakat yeşil yapısını arttırmış bir vetiver barındırıyor. Mür bu kadar keskin yakıcı notalar içinde var-yok arasında. Yesterday Haze ile karşılaştırma gibi oldu fakat çoğu noktada benzerliğin ötesinde bir durum var.

Parfüm 2009 da çıkmış yani bir özenme/kopyalama meselesi varsa Yesterday Haze suçlu olur. ikisi de bence harika parfümler olsa da vetiveri dışlayıp "hafifçe" meyveli dokunuşlarla keskinliği alınmaktan başka üstüne çok birşey katılmamış olan da Yesterday Haze ?
 

asaid

Üye
TürkParfüm Üyesi
Olivier Durbano - Black Tourmaline
Çoğunluğu yoğun olibanum tütsüsünden oluşan yanında karabiber ve kimyon ile açılış yapıyor. styrax-mür akorları da sona yaklaşana dek aynı anda hissedilebilir. Yine bu aşamada ambersi bir tatlılığın yanında arkadan gelen kişnişten olduğunu zannettiğim yeşil bir ferahlık da hissediliyor. 15-20 dk. içerisinde orta kısma geçiliyor. Reçineli yapısı artmış, saldırgan terebentin davranışında oldukça okkalı bir reçine. Hemen yanında zencefil ve sert deri akoru da eşlik ediyor. Bu kısmı Divine Attraction'ın daha çarpıcı halini andırıyor. Son kısma uzun saatler sonunda ancak geçiliyor. Bu kısım baştaki olibanumu daha temiz halinde yansıtıyor. tütsüden arınmış Tatlı-Ferah sakızsı. Sonda meşe yosunu ve paçuli hissetmedim. bu aşamada Amber ve Misk tek başlarına değil ama olibanumun yumuşatılıp tatlılığının dengelenmesinde rol oynuyor olabilir.
bana göre, Divine Attraction'ın sert deri ve baharat akorlarını, Myrrhe Imperial'ın tatlılık tarzı ve reçinelerini, Ambre Fetiche'in styrax ve tütsü akorları.. hepsini içinde barındıran bir şaheser.
 
Üst