Evet arkadaşlar bu konuda tecrübelerinizi alalım.. Yanma ve tarhiş ve kızarıklık vs...
Tıraş kremleri & balsamlar
- Konbuyu başlatan Premiumperfume
- Başlangıç tarihi
Bir klasiktir arko
fusion bendede var ama en iyisi gerçek ustura onuda biz yapamıyoruzSakal tıraşı olurken genellikle gillette fusion proglide ile birlikte gillette fusion tıraş jeli kullanıyorum. Her gün tıraş oluyorum ama sakallarım çok sert ve sık olmadığı için benim için çok yeterli oluyor
Kesinlikle üstadfusion bendede var ama en iyisi gerçek ustura onuda biz yapamıyoruz
Birde nemli havlu yüze tatbik edilip sakalın yumuşatılması işlemi ardından ustura en iyi makina ya bile rahmet okuturKesinlikle üstad
Zaten kullanılabileceklerin en iyisini kullanıyorsun daha fazlası gerek yok
Berberlik konusunda da bilginiz var gibi sanki hocam
Sadece berber takıntısı var bir yeri belleyince başka berbere gidemiyorum herzaman gittiğim berber de maşaallah ne zaman gitsem sıra var ehhh işini de çok iyi yapıyor bende buna gönüllü olarak katlanıyorumBerberlik konusunda da bilginiz var gibi sanki hocam
Aynı sorundan bende muzdaribim. Bir de evlenince evi de taşıdım. Berbere gitmem için 30 km gidiyorum açıkçası.
Erkeklerdeki bu duruma "berber sadakati" diyor hanımlar
) ama gerçekten başka berberde tıraş olunca saç tıraşım çok farklı oluyor ve yakışmıyor gibi geliyor bana"Berberlik var mı?" Sorusunu da bir zamanlar Türkiye'nin zenginlerinden biriyle bir işim dolayısıyla sohbet etme fırsatı yakalamıştım kendisinin berberlik hobisi vardı saç ve sakal tıraşı konusundaki bilgisi beni şaşırtmıştı
o açıdan sordum hocam 
Maalesef Berberlik yok bir gen araştırması yapılsa belki berberi lik çıkabilirAynı sorundan bende muzdaribim. Bir de evlenince evi de taşıdım. Berbere gitmem için 30 km gidiyorum açıkçası.
Erkeklerdeki bu duruma "berber sadakati" diyor hanımlar
"Berberlik var mı?" Sorusunu da bir zamanlar Türkiye'nin zenginlerinden biriyle bir işim dolayısıyla sohbet etme fırsatı yakalamıştım kendisinin berberlik hobisi vardı saç ve sakal tıraşı konusundaki bilgisi beni şaşırtmıştı
)
Cilt ihtiyacı yoksa elbette fazla kullanma lüzumu yok kesinlikle
Ustura ve jilet korumasından taşan jilet makinalarına dikkat etmek gerek yüz kesilmeleri olarak. Çok ciddi kesikler olabilir. Normal korumalı ben çocukkenki tıraş makinelerinde genelde babam, dedem ve büyükler genelde kesik olurdu yüzlerinde
.. Kan taşı olurdu hey gidi günler ve şimdi satılmıyordur eskisi kadar. Onu sürerlerdi yüzde kanayan yere ve jiletin kağıdını koparıp kesiğe koyarlardı .. Bezen 1 bazen 2-4 tane yüzde kağıt olabilirdi ..Şimdi ben Gillette Mach3 turbo kullanıyorum. Eğer hergün tıraş olsam Gillette Fusion Proglide kullanabilirdim ama bir yerden iki 3 defa geçsem yüzümde 3x5=15 adet bıçak geçmiş olacak ve kimi bunun cilde zararlı olduğunu düşünüyor. Bence 3 jilet en iyi oran ve araları daha açık olduğundan 2-4 veya haftada bire bile daha iyi gidiyor 3 bıçaklılar mesela Gillette Mach3 Turbo, bu açıdan memnunum şu an. Eski favorim Wilkinson Sword idi ve onun 5 yıldız porsuk fırçasını bazen kullanıyorum. Konusunu yazar ve link veririm bir ara, mesajı editleyebilirim(düzenlemek). 20-30 Tl2lere alınabiliyor 5 yıldız Wilkinson sword porsuk fırça veya kimi sitelerde daha pahalı.
Aynı sorundan bende muzdaribim. Bir de evlenince evi de taşıdım. Berbere gitmem için 30 km gidiyorum açıkçası.
Erkeklerdeki bu duruma "berber sadakati" diyor hanımlar
"Berberlik var mı?" Sorusunu da bir zamanlar Türkiye'nin zenginlerinden biriyle bir işim dolayısıyla sohbet etme fırsatı yakalamıştım kendisinin berberlik hobisi vardı saç ve sakal tıraşı konusundaki bilgisi beni şaşırtmıştı
.. Sadakat olayı evet bence de olmalı ama bazen evet ulaşım falan değişebiliyor berber.. Bu ay kardeşin bir özel işi vardı ve ben hemen berbere gitmem gerekti ve mahallemden gittim ki iyi çocuktur o da. Vicdan azabı hissediyorum tabi çok değilde .. Önümüzdeki ay benim berbere gideceğim galiba .. Hem oralarda çarşı gezmiş olurum.. Saçımı şu an uzun bıraktım ve kenarlarını kestiriyorum
.. Saç uzun olunca aslında yanlar da uzun olabilir ama acaba berbere iş çıksın diye mi kjestiriyorum bilmiyorum .. Bir de beni msaçların kenarı kesilince kafam görünümü çok değişiyor.. Şu an kendi yaptığım balmumlu yağ sürüyorum. Kıvamı krem formunda biraz koyu. Çok sert olmamalı bence, saçı yakabilir. Sabit yağ ile seyreltilmiş olmalı balmumu. resim koyarım isteyene satabilirim, iletişime geçebilirler ki evde de kendileri yapabilir. Ben doğal balmumu kullanıyorum ve tentür edilmemiş bulmaya çalışıyorum balmumu.. Tıraş sonrası da yüzüme de uyguluyorum bu zeytinyağlı balmumu kremini. Zaten normal kremlerde de wax yani sentetik mum var.. Adamlar uğraşmıyor çoğu doğal balmumu ile.. Daha standart ürün çıkartıyor sentetik mum..
Aynen Baykal bey berber sadakati önemli eskiden elime bir jilet geçmişti yunan gümrüğünden arkadaş getirdi jilet değil Mubarek neşter ilk o jilet le tıraş olduğumda apaçi gibi surat yapışık kağıt topu oldu surat kan içinde kaldı yanlış hatırlamıyorsam markası BIC ti jiletinUstura ve jilet korumasından taşan jilet makinalarına dikkat etmek gerek yüz kesilmeleri olarak. Çok ciddi kesikler olabilir. Normal korumalı ben çocukkenki tıraş makinelerinde genelde babam, dedem ve büyükler genelde kesik olurdu yüzlerinde
Şimdi ben Gillette Mach3 turbo kullanıyorum. Eğer hergün tıraş olsam Gillette Fusion Proglide kullanabilirdim ama bir yerden iki 3 defa geçsem yüzümde 3x5=15 adet bıçak geçmiş olacak ve kimi bunun cilde zararlı olduğunu düşünüyor. Bence 3 jilet en iyi oran ve araları daha açık olduğundan 2-4 veya haftada bire bile daha iyi gidiyor 3 bıçaklılar mesela Gillette Mach3 Turbo, bu açıdan memnunum şu an. Eski favorim Wilkinson Sword idi ve onun 5 yıldız porsuk fırçasını bazen kullanıyorum. Konusunu yazar ve link veririm bir ara, mesajı editleyebilirim(düzenlemek). 20-30 Tl2lere alınabiliyor 5 yıldız Wilkinson sword porsuk fırça veya kimi sitelerde daha pahalı.
Saçımı şu an uzun bıraktım ve kenarlarını kestiriyorum
Aynen aslında jiletin keskinliğinin sınırı yok. Hatta peçeteyi, pamuklu mendili yandan yüzeysel ikiye bölen kılıçlardan bahsedilir. üzerine kağıt atılır hafifden ve ikiye ayırır. bir filmde seyretmiştim suya kılıcı koyuyor havuza ve gül yaprakları atıyor. Sudaki hareketten kılıca değen gül çiçeğin yaprakları ikiye ayrılıyordu sonra diğeri yüzeysel mendili ikiye bölüyordu.. Wilkinson çok keskin jilet yapmış sonra bunları tellerle sarmıştı teni eksmesi ndiye ve bunu reklamlarda belirtmişti. O zamanlar çok satıyordu Wilkinson Sword aam sonra Gillette arkası boş jilet makinası patenti yaptı ve şu an bu yüzden piyasa lideri. Birde keskinliği amortisörlerle hallediyorlar yani sanırım lastikler yay görevi görüyor ve jilet teni ekseceği şiddette ise tene sürme sırasında yaylar çekiyor jileti. Tabi bunlar denemelerle ayarlanmıştır şiddetin falan ayarı.. Aslında benim tahminim şu anki teknolojiden daha keskin jilet yapabilirler ama Gillette yapmıyor. Belki güvenlik sebebiyledir.
Bir de keskinliği çeliğin damarları belirliyorr. Bunun için japonlar ve diğer kılıç ustaları çeliği katlayıp döverler belki binlerce kez. Pişmaniye olayı gibi lif olayı. onda da aynı işlem yapılır ve pişmaniye lifleri ortaya çıkar. Demir, çelik de de durum bu imiş.. F16 uçakların kanat lifleri de dikey konumda ayarlanıyormuş sesden hızlı uçtuklarından geelen rüzgar, atmosferi daha az zararla atlatmak ve dayanıklı olması için. Tabi tamamen dikey de değil, yan lifler de önemlidir.
Tıraş makinası şirketleri belki daha kuvvetli, uzun ömürlü, daha keskin jilet, makina yapabilirler dediğim gibi ama o zaamn da az satarlar. Tabi isteyeen bu keskinlikte jilet arıyorlarsa tıraş forumlarını araştıracaklar ve inşallah forumumuzda da olur bu konular ki birini yazdın @Premiumperfume Mutlu hocam. Bic marka jilet galiba
..
Çok teşekkürler ederim Baykal bey güzel özetlemişsinAynen aslında jiletin keskinliğinin sınırı yok. Hatta peçeteyi, pamuklu mendili yandan yüzeysel ikiye bölen kılıçlardan bahsedilir. üzerine kağıt atılır hafifden ve ikiye ayırır. bir filmde seyretmiştim suya kılıcı koyuyor havuza ve gül yaprakları atıyor. Sudaki hareketten kılıca değen gül çiçeğin yaprakları ikiye ayrılıyordu sonra diğeri yüzeysel mendili ikiye bölüyordu.. Wilkinson çok keskin jilet yapmış sonra bunları tellerle sarmıştı teni eksmesi ndiye ve bunu reklamlarda belirtmişti. O zamanlar çok satıyordu Wilkinson Sword aam sonra Gillette arkası boş jilet makinası patenti yaptı ve şu an bu yüzden piyasa lideri. Birde keskinliği amortisörlerle hallediyorlar yani sanırım lastikler yay görevi görüyor ve jilet teni ekseceği şiddette ise tene sürme sırasında yaylar çekiyor jileti. Tabi bunlar denemelerle ayarlanmıştır şiddetin falan ayarı.. Aslında benim tahminim şu anki teknolojiden daha keskin jilet yapabilirler ama Gillette yapmıyor. Belki güvenlik sebebiyledir.
Bir de keskinliği çeliğin damarları belirliyorr. Bunun için japonlar ve diğer kılıç ustaları çeliği katlayıp döverler belki binlerce kez. Pişmaniye olayı gibi lif olayı. onda da aynı işlem yapılır ve pişmaniye lifleri ortaya çıkar. Demir, çelik de de durum bu imiş.. F16 uçakların kanat lifleri de dikey konumda ayarlanıyormuş sesden hızlı uçtuklarından geelen rüzgar, atmosferi daha az zararla atlatmak ve dayanıklı olması için. Tabi tamamen dikey de değil, yan lifler de önemlidir.
Tıraş makinası şirketleri belki daha kuvvetli, uzun ömürlü, daha keskin jilet, makina yapabilirler dediğim gibi ama o zaamn da az satarlar. Tabi isteyeen bu keskinlikte jilet arıyorlarsa tıraş forumlarını araştıracaklar ve inşallah forumumuzda da olur bu konular ki birini yazdın @Premiumperfume Mutlu hocam. Bic marka jilet galiba
Bu arada konu dışına çıkılmış ama tabiki sorun yok, özgür forumuz ki zaten tıraş ile alakalı mesajlar var.. Islak tıraş konusunda gene de ayrı konu açalım, iki yeri de takip eder takipçiler sorun yok.
Balsam konusuna gelirsek ben tıraş sonrası balsam çok genelde kullanmadım hatta After Shave falan da kullanmıyorum. Neden mi? Çünkü hani dövmede deri altına madde enjekte edilir ya ve tıraşta kesik oluyor ya, sanki bana o bölgeye balsamdaki, Tıraş losyonundaki, Tıraş sonrası kolonyadaki (After Shave) maddeler deri altına girip iz bırakacak korkusu vardır bence. Tabiki tek sebep bu değil. Diğer neden deriye doğal madde sürmek istemem. Deri yüzeyindeki koruyucu katman alınmış oluyor tıraş ile. Elma üzerinde kendi doğal balmumu olduğu gibi deri üstünde de katman var. Tıraş ile bu katman o an alınıyor, azalıyor ve üstüne de tıraş sonrası ürünler kullanınca deri tahriş olabilir düşüncem olmuştur şimdiye kadar ve devam edecek galiba. Peki ne yapıyorum? Gençken sorun değildi ama yüzümde mantar çıkıyor ve stesli dönem yaşıyorum ve arttı. Aşağıda devam edeyim , parağraf yapalım ..
Tıraş sonrası egzema, mantar yüzümde oluşuyor. Kızarıklık oluşuyor, Cildimi çekiyor ve pullanma oluşuyor ve saç gibi keepk oluşabiliyor. Egzama iken tıraş olmamak lazım çünkü deri kaybı oluşur kalıcı olarak. Sıcaklarda sakal uzun olunca kiminde egzamai kızarıklık haffiden olur ve kaşınma. Bu yüzden sakalı kesecekseniz çok uzatmadan tıraş olmak lazım. Bu konuları tıraş nasıl yapılır konusunda en başa yazacağım birazdan inşallah . Bu pişiklerin, egzamanın çaresi cildi doğal temizleyici sabun, şampuanlarla yıkamak ve bu ürünleri kullanmak. Tabiki beslenme çeşitliliği ve kalitesi de önemli diğer olaylar ..
Ha evet Peki ben ne yapıyorum demiştim. Ben Tıraş köpüğü gibi ürünler kullanabiliyorum ve özellikle Old Spice Original çok severim.. Yarın bir resim atayım anlarsınız .. Fakat bu ürünler mantarı azdırıyor ve su ile bolca yıkamak lazım yüzü tıraş sonrası. Belli süre sonra, cildim kendini bulunca doğal zeytinyağı sürüyürum artık kafama(Saç, yüz). Doğal zeytin yağı hani saf doğal tuzlanmış zeytin kokar ya, sele siyah zeytini mesela, ha işte öyle kokar. Biliyorum çünkü ekndi için Zeytinyağı üreten hısımımdan aldık. Diğer yağlar saçta kepek yapari kavlatır deriyi (İlk sürümde de olabilir ama doğal zeytinyağı iyidir. 1 hafta da da saç dersii zorlanır zeytinyağından, yıkamak gerekir artık). Bir de zeytinyağını sürerken ben çok kullanmıyorum yağ ve su uyguluyorum(Tatbik) saça ek.
Bu arada yüzüme parfüm sürmeyi de severim ve şu an yüzüm yağlı iken sıkıyorum.
ki zaten tıraş ile alakalı mesajlar var.. Islak tıraş konusunda gene de ayrı konu açalım, iki yeri de takip eder takipçiler sorun yok.Balsam konusuna gelirsek ben tıraş sonrası balsam çok genelde kullanmadım hatta After Shave falan da kullanmıyorum. Neden mi? Çünkü hani dövmede deri altına madde enjekte edilir ya ve tıraşta kesik oluyor ya, sanki bana o bölgeye balsamdaki, Tıraş losyonundaki, Tıraş sonrası kolonyadaki (After Shave) maddeler deri altına girip iz bırakacak korkusu vardır bence. Tabiki tek sebep bu değil. Diğer neden deriye doğal madde sürmek istemem. Deri yüzeyindeki koruyucu katman alınmış oluyor tıraş ile. Elma üzerinde kendi doğal balmumu olduğu gibi deri üstünde de katman var. Tıraş ile bu katman o an alınıyor, azalıyor ve üstüne de tıraş sonrası ürünler kullanınca deri tahriş olabilir düşüncem olmuştur şimdiye kadar ve devam edecek galiba. Peki ne yapıyorum? Gençken sorun değildi ama yüzümde mantar çıkıyor ve stesli dönem yaşıyorum ve arttı. Aşağıda devam edeyim
, parağraf yapalım ..Tıraş sonrası egzema, mantar yüzümde oluşuyor. Kızarıklık oluşuyor, Cildimi çekiyor ve pullanma oluşuyor ve saç gibi keepk oluşabiliyor. Egzama iken tıraş olmamak lazım çünkü deri kaybı oluşur kalıcı olarak. Sıcaklarda sakal uzun olunca kiminde egzamai kızarıklık haffiden olur ve kaşınma. Bu yüzden sakalı kesecekseniz çok uzatmadan tıraş olmak lazım. Bu konuları tıraş nasıl yapılır konusunda en başa yazacağım birazdan inşallah
. Bu pişiklerin, egzamanın çaresi cildi doğal temizleyici sabun, şampuanlarla yıkamak ve bu ürünleri kullanmak. Tabiki beslenme çeşitliliği ve kalitesi de önemli diğer olaylar ..Ha evet Peki ben ne yapıyorum demiştim. Ben Tıraş köpüğü gibi ürünler kullanabiliyorum ve özellikle Old Spice Original çok severim.. Yarın bir resim atayım anlarsınız
.. Fakat bu ürünler mantarı azdırıyor ve su ile bolca yıkamak lazım yüzü tıraş sonrası. Belli süre sonra, cildim kendini bulunca doğal zeytinyağı sürüyürum artık kafama(Saç, yüz). Doğal zeytin yağı hani saf doğal tuzlanmış zeytin kokar ya, sele siyah zeytini mesela, ha işte öyle kokar. Biliyorum çünkü ekndi için Zeytinyağı üreten hısımımdan aldık. Diğer yağlar saçta kepek yapari kavlatır deriyi (İlk sürümde de olabilir ama doğal zeytinyağı iyidir. 1 hafta da da saç dersii zorlanır zeytinyağından, yıkamak gerekir artık). Bir de zeytinyağını sürerken ben çok kullanmıyorum yağ ve su uyguluyorum(Tatbik) saça ek.Bu arada yüzüme parfüm sürmeyi de severim ve şu an yüzüm yağlı iken sıkıyorum.
Son düzenleme:
Old Spice Original 'a olan tutkumu, zevkimi bu resim anlatıyor umarım, dilerim
. Bir, iki tane daha vardı tıraş köpüğü bulamadım, sonra gördüm. Bir tane de Old Spice Original After Shave vardı bulamadım. Aslında her zaman stok sevmiyorum ama böyle sevdiğim ürünlerde bilmiyorum sevebiliyorum hele de parfümde ve daha ileride bu üründen almaya devam ederim inşallah. Maşallah diyelim . Resimde 12 adet küçük, 4 adet(Resimde şu an 3 tane olabilir) Büyük boy Old Spice Tıraş köpüğü var Original kokulu. Bu kokuya bayılıyorum, içinde doğal Amber var gibi ve Vanilya bu kokuyu güçlendiriyor, mest ediyor beni.. Karanfil çiçeği kokusu da güzel eşlik ediyor.Tıraş olurken genelde üst kısımı çıkarırım çünkü çok su ile oynayan biriyim
. Ayrıca tıraş konusunu yazacağız, yazılır inşallah. Dediğim gibi tıraş olduktan sonra ilk başta soğuk su ile yıkıyorum yüzümü ve yüzüm buz gibi olunca bir süre sonra ılık-sıcak arası suya geçiyorum. Aslında eskiden sadece soğuk su ile yıkardım çünkü yüzüm derisi soğuktan dolayı gerileceği(küçüleceği) için daha az zarar olabilir diye. İlerde bakacağım, deyeceğim inşallah, yazarız.. Aslında mis gibi kokan tıraş köpüğü yüzümde çok yıkamamak isterim ama içeriğindeki kimyasal maddelerden dolayı bu olmuyor. Tıraş öncesi bir süre tıraş köpüğü yüzümde kalıyor ki bunu bilerek yapıyorum. Köpük olunca aslında Tıraş fırçasına gerek kalmıyor ama kullanılabilir ama köpük çok pratik bir şey. Köpük ile tıraş fırçası kullanılınca fire(Kayıp) oluşabiliyor tıraş köpüğünde çünkü tıraş fırçası kıllarınınaralarına giriyor. Bu yüzden çok büyük tıraş fırçası köpük ile kullanmam şu an. Çok az köpük mesela ceviz boyutunda köpük benim yüzüme yetebiliyor Old Spice Original için. Tıraşdan önce jilete de köpük sürüyorum yüzüme sürdükten sonra. Elimde kalan köpüğü jilete yediriyorum çünkü bir kere benden önce biri kullanmışsa mikropları öldürsün diye ve suya tutuyorum. Hijyen konusunda çok hassasım. Eskiden jilet değiştirmeyen bir berberim vardı ve o berberi terk ettim o dönem uyarılarıma rağmen devam ettiği için. Evet ense falan için tıraj jileti değişmiyordu ama kanamasa da dikkat etmek gerek, çok tehlikeli hastalıklar var.Kardeşime benim jiletimi kullanmaması konusunda uyarı yaparım mesela. Tıraş köpüğü olmadan önce ağzımı yıkarım çünkü tıraş köpüğü varken ağza su alınca köpük silinebiliyor. Sonra köpüğü sürdükten sonra zaman geçsin diye ağzımı misvakalrım veya macun ile fırçalarım. Sonra yüzümdeki köpüğü gene yüzümde gezdirip tıraşa başlarım. Gençken yüzümü soğuk su ile yıkardım ve jilete soğuk su dökerdim. Şu an yüzümü ilk başta ılık-sıcak su ile yıkıyorum (yaşlanıyor muyuz ne ama daha rahat. Gençken kan daha deli akıyor. Türklere has bir laftır ''Delikanlı'' ladı, kan deli akıyor tabi sakinliği de öğrenmek lazım
. ) ama tıraş jiletini tıraş sırasında soğuk su ile yıkamam devam ediyor. Şöyleki çeliği, demiri soğuk su sıklaştırır, sağlamlaştırır böylece yüz daha keskin bir bıçakla kesilmiş olur ve de tıraj jileti daha az aşınır, az zarar görür düşüncesindeyim. Bilimsel mantık bu ama pratikde ne olur bakmak lazım .ARKADAŞLAR BU BİLGİLERİ BİR YERDE OKUMADIM VE BELKİ İLK DEFA BURADA OKUYORSUNUZ. TURKPARFUM.NET FORUMUMUZUN, BENİM, HOCALARIMIZIN VE GÜZEL BİLGİ PAYLAŞAN TÜM ÜYELERİMİZİN KIYMETİNİ BİLELİM MAŞALLAH
..Tıraş sırasında yüz kaypaklaşınca o jiletin yüzde daha kayması çok hoşuma gidiyor. Bu hissiyat çok güzel.. Parlak biriyim ve bu hoşuma gidiyor tıraş olduktan sonra da. Aslında kirli sakal olduktan sonra tıraş oluyorum şu ana kadar. Böylece Allah resulu Muhammed yani Hz.Muhammed sünneti de yerine gelmiş oluyor. Bazıları sakal bırakmak sünnet ama kesmek haram diyor haşa, ben buna inanmıyorum tabiki. Sakal bırakmak sünnet nokta, kesersen günahı Allah koyar bu konuda, Allah bilir. Sosyal mesaj da bırakmadan yapamıyorum dozunda, siyasete girmeden inşallah
..Dediğim gibi tıraş bitince önce ılık su ile sonra soğuk su ile yüzü yıkıyorum veya ılık su bırak kendi kendine soğusun da yapabilirsiniz hava iklimine, durmuna göre.. Tıraş makinesi ve jileti ilk başta sıcak su ile yıkayabilirim daha temiz olsun diye ama tıraş hemen öncesi ve tıraş sırasında hep soğuk su ile muhattap ediyoru, uyguluyorum.
Şimdiye kadar yaptığım bir şey var, hiç değişmedi neredeyse.. Yüzüme havlu sürmüyorum tıraş sonrası ıslakken. Boynumu havlu ile durularım, yanağımın yani kesilen sakal dışındaki üst kısımı ve alını durularım. Yüzüm ıslak kalır, dedim suyu severim
. Eskiden kesik olduğu için havluya bulaşmasın diye bu alışkanlık kaldı ve yüz kesilince, tıraş olunca yanar ya biraz veya çok yanar işte ya o ıslaklık, ıslak kalış rahatlattığı için de bunu yapıyor olabilirim. Cevap çok geride ve bunu öğrenmek mümkün değil sanırım ama iki sebep bence beraber.Arkadaşlar kimyasal ürünler yüzü yaşlandırıyor bence ve vücudumuza, bedenimize doğal ürünler tatbik edelim, dikkat edelim. Her doğal ürün de tabiki her zaman vücuda değmemeli ki sentetik maddeler ve haplar da bence çok tehlikeli. Tıbbi tedavi konusunda ilaçlara, haplara bana katılmayanlar olabilir, aslında ölüm, kalım konusunda mutlaka hasta istiyorsa uygulanmalı ilaç. Yoksa çok kötü etkileri olan ilaçlar gördüm ve insana işkence sınıfına giriyor arkadaşlar. Psikolojik, psikiyatri ilaçları dahil insanları ölümü istedecek ilaçlar var. Devamlı 10-15-30 dakikada bir tuvalete götürüyor ve hayattan zevk alamaz hale geliyorsunuz. Hormonlarınzıın kıymetini bilin, Allah'ın nimeti sonsuzdur ve bu şükür sonsuz demek aslında.. Hadım eden ilaçlar ve kimi psikiyatrik ilaçlar bence işkence, insanlık suçu. Kilo alıyorsunuz, hayat zevki bitiyor, cinsellik dahil pek çok fonksiyon çok bozuluyor. Çok su içip tuvalete gitmekten (baskılanan hormon yüzünden vücut çok çalışıyor ama o hormonu yeterince üretemiyor maalesef mesela Testesteron..) dişleriniz çürümeye başlıyor, ağız kokusu oluşuyor. Su içip tuvalete gitmek Allah'tan ölümü istemenize yol açıyor. Neyse bu kadar bitireyim, sosyal mesaj da vermek istedim. Haksılık olunca, Zalimlik olunca bunları dile getirmek istiyorum.. Cehennem gerçekten boşa yaratılmamış..
Zeytinyağı olayına gelelim. Aslında arkadaşlar zeytinyağı tıraş hemen sonrası bence yüze tatbik edilebilir ve şu hani kesiklere dövme etkisi olur olayı zeytinyağı için olmayabilir çünkü zaten zeytinyağı deriyi geçip kemiğe kadar ulaşabilen tek yağmış doğal. Ben gene de cildimin kısmen kurumasını ve kesiklerin, kızarıkların sönmesini bekliyorum. Eğer yüzümde mantar oluşumu başlamışsa ki bir-iki saat sonra civarı olabilir, yüzüme doğal saf zeytinyağı sürüyorum. Kısaca dövme izi etkisinden gene bahsedeyim ki yukarıda diğer mesajda bahsetmiştim. Şimdi dövme için deriye iğne batırılıyor ya işte yüzde kesik oluştuğu veya egzama falan yüzeyi kesildiği, inceldiği için deride deriye sürülen kimyasal maddeler iz bırakır düşüncesi vardır bende. Bu yüzden yüzüme Tıraş balsamı, Tıraş losyonu, tıraş sonrası kolonya (After Shave) şu ana kadar çok genelde kullanmadım. Kullandığım anlar istisnadır. Yüzüm şu an çok iyi ve yüzüme tek en büyük zararı yüzüm çok egzaamlı iken tıraş olduğum için verdim. Bu konu yukarıda işlendi tekrarlamayayım.. Doğal zeytinyağı bulmak zorluğu var arkadaşlar maalesef. Doğal zeytinyağı soğukta donar mesela dolapta. Artı zeytin gibi kokar mesela hani sele zeytini kokusu vardır ya işte o koku kokabilir. Rengi yeşil renkli zeytinyağı seviyorum ben. Bir gün video çekerim inşallah.
Dövme ilk yağıldığı saatler sonra sabunla, temizleyici ürünle yıkanınca geçer, bu yüzden tıraş köpüğü tıraş sonrası yüzü iyi yıkarım.
Yüzümde kızarıklıklar var onlar mantar işte ama tıraş sonrası oluştu. Öncesinde mantar varsa tıraş olmam ki dediğim gibi doğal ürünler ile önüne geçmeye çalışıyorum mantarın. Doğal Otacı Zeytinyağlı ve Limonlu şampuan kullanıyorum ve çok memnunum. Bir yıkamaya deri çok yağ birikintili olsa da yıkayabiliyor ama sabun bezi temiz olsun yani bir de sabun bezini bu kaliteli şampuanı harcayarak yıkamayın derim. Mesela çok sabun bezi alın ve çamaşır makinasında yıkayın diğer kıyafetlerle de yıkanabilir beraber. Otacı şampuan bir ara tamamen doğaldı(şimdi de doğal olabilir) ve temizlik etken maddesi Avrupa tarafından onaylanan organik sertifikalı idi. Şu anki modelinden de memnunum. Konusunda okuyabilirsiniz arkadaşlar forumda. Bana kostik yaramıyor ama bazen geen sentetik sabun bazlı yani kostik ile yapılmış Zeytinyağlı veya Defne sabunu (Defne en az yüzde 5 zeytinyağı içermeli sertlik için) alabiliyorum el yıkamak için ki şu an onu da Otacı şampuan ile yapıyorum, iki damla falan ile.
Dediğim gibi tıraş olacaksanız çok sakal uzamamış olsun çünkü egzama oluşabilir ve öncesindeki normal rutin(olağan, yapılan) yıkamalarda doğal temizleyicilerle yıkayın yüzü hele de egzama, yara oluşmuşsa. Yaraları, egzamayı tıraj jileti keseceğinden kalıcı yaralar oluşabilir.
Şimdilik bu kadar diyelim
.
Son düzenleme: