haha, diğer kısımdaki yorumu yazdıktan sonra okudum bunu. iyi tanıyorsunuz beni heralde?@asaid hocam senin parfümler, Pekji Zeybek'i de seversin gibi duruyor bence büyük ihtimalle
haha, diğer kısımdaki yorumu yazdıktan sonra okudum bunu. iyi tanıyorsunuz beni heralde?@asaid hocam senin parfümler, Pekji Zeybek'i de seversin gibi duruyor bence büyük ihtimalle
Zeybek'i, Christopher Street'in hayvansal versiyonu gibi dusunebiliriz değil mi hocam? o zaman en yakın zamanda deneyeyim, pekji den sadece odoon denedim şuana kadar, harikaydı o da.
Haha evet konuşmuştuk parfümleri daha önce, seviyorsunuz ve foruma yazmıştınız sanırsam.haha, diğer kısımdaki yorumu yazdıktan sonra okudum bunu. iyi tanıyorsunuz beni heralde?
Burada da kesinlikle tekil bir kimyon söz konusu değil aslında Baykal Hocam Bahsettiğiniz gibi odunsularla birlikte hakim. Ben de gizli kalanlardan olduğunu düşünüyorum London’ ın, evetEllerine sağlık kardeşim
Tom Ford London kimine göre firmanın gizli kalmış hakettiği değeri bulmayan bir ürünü.Kimyon çok olan ürünler odun ile iyi gider ebnce ve turunçgil de eklense odun turunçgil parfümü Tom Ford Grey Vetiver gibi güzel olabilir. Kimyon pek ne bileyim çok sevdiğim bir notadeğil tek başına. Kimyon paçada falan çok severim ama parfüm olarak tek başına pek sevmiyorum şu an. Yardımcı kokularla güzel işler çıkabilir dediğim gibi.
Said Hocam bu arada denediniz mi bilmiyorum ama, diğer forumdaki splitte Witness vardı. Kesinlikle sizin seveceğinizi düşünüyorum, denemediyseniz bir tadın derimhaha, diğer kısımdaki yorumu yazdıktan sonra okudum bunu. iyi tanıyorsunuz beni heralde?
öneri için çok teşekkür ederim?? hemen inceliyorum,Said Hocam bu arada denediniz mi bilmiyorum ama, diğer forumdaki splitte Witness vardı. Kesinlikle sizin seveceğinizi düşünüyorum, denemediyseniz bir tadın derim
Ahah bence de görmemiştir, sadece bir kez deneyebildim Vitrum’ u, buna bağlı olarak biraz da dağıtmış bulundum ? Bu arada Vitrum da sizin ilginizi çekecek bir profilde gibi Said Hocam. Deneyebilmiş miydiniz siz deöneri için çok teşekkür ederim?? hemen inceliyorum,
Vitrum vitrum olalı böyle inceleme görmedi helal olsun ?
şimdi farkettim de 35ml'e düştüğü için direk geçmişim onu incelemeden. kuralı bozmayayım?
Vitrum 6-7 aydır aranan listemde ? Witness için de sağlık olsun. bu hafta çok yoğundum arada bir ancak bakabildim forumlara o da üstün körü ?Ahah bence de görmemiştir, sadece bir kez deneyebildim Vitrum’ u, buna bağlı olarak biraz da dağıtmış bulundum ? Bu arada Vitrum da sizin ilginizi çekecek bir profilde gibi Said Hocam. Deneyebilmiş miydiniz siz de
Evet, biraz erken kapanmış Benim denediğim en farklı 90’ lar işlerinden. Pek benzerine rastlamadım. Kendi dönemindekilerden ciddi anlamda ayrılan bir yapısı var Witness’ ın. Meşeyosunu yapısı falan inanılmaz kaliteli. Bir dahaki sefere artık, mutlaka deneyin isterim ama
Bana da sağolsun bir arkadaşımız denemelik gönderdi. Umarım en kısa sürede ulaşırsınız Said Hocam Witness’ da bir ara şişeli edinmeyi düşünüyorum. Umarım sizin için o zamanlara kalmaz Witness, ama kalırsa ben paylaşırım tabii sizinleVitrum 6-7 aydır aranan listemde ? Witness için de sağlık olsun. bu hafta çok yoğundum arada bir ancak bakabildim forumlara o da üstün körü ?
Sarı Ambergris - Huş
Buradaki ambergris benzoin-labdanum tarzı tatlılıkta ve muhtemelen tentürün sağladığı normalden çok daha açık reçineli hatta biraz meyvemsi bir yapıya sahip. çoğu parfümde kullanılan genelin aşina olduğu amber akoruna oldukça yakın. ambergris'in çok farkı türleri de olsa bu kısmı için konuşursak, sentetik veya doğal maddelerin doğru oranda harmanlanıp doğala bu kadar yakın şekilde benzetilmesi şaşkınlık verici. ben biraz is-yanık efekt vermesi için bir mikro milim huş ile yama yaptım. bu hâliyle Choya Nakh'ın daha kalın ve tatlı bir versiyonu oldu. bu Choya Nakh hindistan yakınlarında çıkan kuru deniz kabuklarının distile edilmesiyle elde edilen bir tür yağ. House of Matriarch'ın da sıkça ürünlerini kullandığı kalitesiyle ünlü White Lotus Aromatics eskiden toplu alım için 30ml sini 30-40 dolara satılıyordu, şimdi kaldırmışlar sanırım. piyasada bunu satıyorum diyen herkese de güven olmuyor, başka şeylerle harman yapabiliyorlar. Mutlu Hocam da çok kaliteli bir versiyonunu satıyor, deniz kabuğu miski adı ile, bana biraz hediye etmişti çok sağolsun. genel yapısı gayet isli-tuzlu fakat kalın bir yapıda değil. neredeyse akuatik yosunlu bir is var. is notası belirgin şekilde hepsine baskın fakat bir şekilde bildiğimiz is gibi kalın bir koku yapısı yok. üstüne ambersi çok hafif bir tatlılığı da var, benim için çok özel bir nota. Soivohle'un Cuir Beurre ve Tobacco Stick'in de ve bir süredir instagramdan takip ettiğim Hindistan menşeli Amelia parfumevinin bu yıl çıkan diğer ürünleriyle birlikte çok merak ettiğim parfümü Ghaliyah'da da kullanılmış. umarım en yakın zamanda parfüm dünyasında bu nota keşfedilip, kabul görüp bize daha ulaşılabilir markalar içinde de kullanılır.
Vintage splitindeki birkaç parfümü kullanıp denedim bugün. Alerjik problemler başta olmak üzere bazı sorunlardan ötürü eskisi kadar iyi koku alamıyorum o nedenle ilk izlenim yapmıyorum uzun süredir, bir de üstüne Cartier de Santos tam bir alerjik patlamaya neden oldu dün, gene de bugün test ettiğim parfümlere kısa bir ön değerlendirme yapmak istedim.
Nino Cerrutti Pour Homme (1979): Çiçeksi maskülen parfüm nasıl olur dersi . Gerçekten beğendim, oldukça özgün ve dönemin yeşil odunsu ağır toplarındaki karaktere sahip olsa da 1979'a göre oldukça modern ve rakiplerinden başkalaşmayı başarmış. Givenchy Insense gibi parfümlerin atası buymuş meğerse. Yasemin, ardınç gibi kompozisyon dengesini altüst edebilecek tehlikeli notalar çok güzel ve incelikli kullanılmış. Öyle çok değişken bir parfüm değil ama ortaya çıkan akor nefis ve kalıcılık, kalite gibi değerleri de çok başarılı.
Versace L'homme: Adını duysam da bir şey okumamıştım hakkında, notalarında da deriyi falan görünce daha ağır ve tipik döneminin parfümlerinden bir şeydir şekilinde düşünmüştüm ama iyi ki yanlış düşünmüşüm. Gayet kibar, temiz, sükunetli yönleri olan bir kokuymuş; deri falan yumuşak çok keyifli kullanılmış. Yeşilliği sağlayan ana notalardan birinin fesleğen olması da dönemin salt meşe yosunu/kasnı otu ağırlıklı yeşil parfümlerden bariz ayırmış, daha dingin yöne çekmiş, hafif tatlı hoş bir atmosfer sağlamış. Bütünde biraz zayıf ve kısa ömürlü gibi duruyor ama arada böyle koklayıp rahatlamak istenecek bir parfüm bu yüzden ideal buldum. Koku oturduktan sonra belli bir süre için çok net bir vetiver domine ediyor ama notalara yazmamışlar fragrantica'da falan, teessüf ederim Nino Cerutti'nin Pour Homme'u gibi L'homme de Versace'ın ilk erkek kokusu, fabrikasyona bağlamadan önce markalar sükse yaratıp kalıcı olabilmek için ilk kokuları üzerinde ekstradan durdukları aşikar. İlk parfümlerden sonra çoğu markanın devamı saldım çayıra mevlam kayıra oluyor, böyle markaların özellikle ilk parfümlerine ve orijinal formüllerine eğilmek lazım.
DK Men Unleaded: Orijinal DK nasıldır fikrim yok denemedim ama onun flanker'ı olan Unleaded benlik olmadığı açık. Ben beğenmedim daha doğrusu bana bir şey hissettirmedi ama genel kullanım için beğenenler olacaktır. 90'ların jenerik koku örneklerinden bence, genç işi, direkt kafada 90'larda pek popülerleşen kot pantolon ceket trendi vesaire geldi . Benim tarzım değil açıkçası, bu fiyatları hak ettiğini kati suretle düşünmüyorum, şişesinin karizmasından noksan bir koku. Tatlı yumuşak süet etrafında şekilleniyor. Adaçayı falan çok belirgin, severim adaçayı kokusunu falan ama ee yani oldum. Jenerik, gündelik kullanım için iyi alternatif olabilir diğer taraftan ama bence kokuyu derinleştiren dokunuşlara ihtiyaç var. Tam aynı klasman değil ama misal Vintage Bvlgari Black falan daha güzel ve daha kolaya uyguna bulursun. Pahalılığını ve ünlülüğünü sadece kolay bulunur olmamasına ve eksantrik şişesine bağlıyorum .
Escada Pour Homme: Bu arkadaşta da jenerik doku olmakla beraber Dk'ya nazaran kesinlikle oturaklı ve karakterli bir parfüm,.Unleaded'da olmayan derinlik ve oturmuşluk bunda var, jeneriklik olacaksa böyle olsun işte . Aslında yıllar önce sürmeli biçimde denemiştim, belki o daha yeni versiyondu bilemiyorum fakat o zaman kötü bulmasam da hiçbir şey hissettirmemişti ama bu deneyimimde sevilebilir ve keyifli buldum, belki aynı esnada denedigim DK'nin yapamadığını yaptığı içindir. Piyasadaki ünlü modern boozy kokuların (Enigma, Baraonda, Apple Brandy etc.) tatlılık dozajını iyi ayarlayamadığını düşünüyorum ama Escada arzuladığıma yakın başarılı ve güzel bir dengeyi yıllar önce yakalamış hali hazırda. Başlangıç baharatlı aromatik fujer kafasında eski ekol; güzel ve kaliteli olsa da benzerlerinden pek farklı değil ama sonrasında içki efekti gelip bu akor üzerinden kendini gösterince gayet dengeli hoş bir birliktelik ortaya çıkıyor. Öyle çok etkilemese bile boozy kısımları koklamaktan keyif aldım. Modern boozy parfümlerinde hissettiğim bir oturmamışlık bu parfümde yok. Bence boozy akoru Sultan Pasha Tabac Grande tarzı sert bir tütünlerle ya da Escada'daki gibi baharatlar, lavantalar temeli üzerine kurulunca daha iyi randıman alınıyor, öteki türlü kaliteli konyak-viski kokusundan ziyade şurup misali likörlere kayıyor mevzu Vanilya gibi notalar devreye girdiğinde iyice jeneriklesse de tatlılik ele geçirmiyor. Yani harikalar yaratmasa da güzel bir parfüm.
Calvin Klein Obsession Kadın: Aslında bunu dün sıkmıştım ama hala daha tenimde varlık gösterince bahsedeyim dedim, 80'ler powerhouse örneklerinden gerçekten kuvveti yerinde. Erkek Obsession'a benzerliğini duymuştum duymasına ama çok benzediğine ihtimal vermemiştim fakat vintage CK'lar ekseninde konuşacak olursam benzerlik oranı yüksekmiş cidden, benzeri amber-vanilya-baharat-tütsü birlikteliği var nüanslardan ayrı yollara sapıyorlar, eski versiyon erkek olanı lavanta gibi farklı notalar barındırarak dönenim erkek kokularına dokunuyor vesaire. Obsession aynı zamanda Must de Cartier Extrait'e çok benziyor ama Must de Cartier (Kadın olan) benzer akora galbanum gibi yeşil notaları yedirmesiyle ilginç ve farklı bir yola sapmışken Obsession daha uyumlu ve güvenli bir yoldan ilerliyor, Calvin'in portakalı vesaire daha bol keseden hissediliyor .
bana da hiç hitap etmedi bu. kalitesi yerinde amayine de fiyatına da anlam veremiştim. sevmenize sevindim.?Ekli dosyayı görüntüle 3157
Bijon Menthe Froide
Harika bir deneyim. @asaid hocama teşekkürler .
Lavanta ve reçineler ile başladı ama reçineler daha altta. LAvantaya nane eklendi. Tende ekşidi kısmen yarım saat sonra. Konusu açılır inşallah bendeki dekant resimi ile . Kuvvetli bir parfüm diyebilirim.
Warming coldness flows through me.
A shower that invigorates and calms me.
Heat in the ice. Ice in the heat.
Can an iceberg glow?
Olfactory Notes
Head: bergamot, lemon, tangerine, petitgrain, pink pepper, aldehydes . Heart: peppermint, spearmint, caraway, ice, lavender. Base: Sandalwood, Vetiver, Ambrégris, Ambroxan, Frankincense, Oakmoss, Musk.
Perfumer: Cécile Zarokian
Menthe Froide
İçimden ılık soğukluk akıyor.
Beni canlandıran ve sakinleştiren bir duş.
Buzda ısı. Sıcakta buz.
Bir buzdağı parlayabilir mi?
Koku Notları
Baş: bergamot, limon, mandalina, küçük tahıl, pembe biber, aldehitler. Kalp: nane, nane, kimyon, buz, lavanta. Temel: Sandal ağacı, Vetiver, Ambrégris, Ambroxan, Frankincense, Oakmoss, Musk.
Parfümcü : Cécile Zarokian
Fiyatı yüksekse bence bu kadar çok para etmez. Tende erkeksi koku oluşuyor bu arada. Ambergris yanında Ambroxan kulalnıldığı açıklanmış ki hoşuma gitmedi ve aldehit de kullanılmış. Genel oalrak Lavanta, Nane kokusu ve Odun kısmen ve kokuyu bozan Aldehit ve kalitesiz Ambroksan ama genel hatlar yumuşatılmış veya parfüm gibi kokan çeşidinden Lavanta ve Nane .. Fiyatına yarın bakayım hahabana da hiç hitap etmedi bu. kalitesi yerinde amayine de fiyatına da anlam veremiştim. sevmenize sevindim.?
Yves Saint Laurent Opium for Women Vintage
Kirli karanfil çiçeği, çiğ ekşi asidik citruslar, aldehidik çiçek yaprakları ve tozlu buğulu silik sulu meyveler ile nefis bir açılış yapıyor Opium. Citruslar için; eski kafa asidik maskülen bergamottan ve tatlı portakal kabuklarından bahsedebiliriz. Karanfil çiçeği yine her zamanki gibi oldukça maskülen ve kirli herbal, yeşil çiçek sapı gibi bir formda. Aldehidik çiçekler arasında ise rastlanabilecek en güzel yaseminlerden birini kokluyoruz; pudralı, yumuşakça ve pamukçuklu yapısı ile çiçek yapraklarının kadife dokusunu andıran yaseminin biraz indolik karakterini de yakalamak mümkün. Yasemin yanında bu kadife çiçek yaprağı profilini güçlendiren hafif indolik, ballıca bir sümbülteberden de bahsedebilirim. Meyveler ise oldukça buğulu ve silik. Biraz Mitsouko’ vari tozlu şeftaliden bahsetmek mümkün, fakat Opium meyveleri o kadar karanlık değiller, hatta derinlikli çiçek katmanının bir parçası bile olabilirler. Bunların yanında; köşelerinde sert dönemeçler olan cam bardaklar gibi enterasan kristalize bir yapısı da var Opium’ un.
Pamukçuklu çiçek yaprakları tene çekilirken; karanfil ve tarçın gibi sıcak, kuru, tatlı dolgun dumanlı baharatlar ile derinleşiyor; anasonlu dumanlı bir profile geçiliyor. Baharatları ısıtan metalik reçinelerle yanan bir parlak tatlı sandal tütsüsü var ki muhtemeşem. Chamade ekollerinde ya da Carven Monsieur’ de görebileceğiniz bir sandal tütsüsü bu; ufak bir duman bulutu loopu yaratıyor, solumaya çalıştığınız baharatların üzerini örten ufak bir duman bulutu. Yaseminin yumuşak aldehidik yapısınında gövdeye yaptığı kremsi dokunuş ile Opium’ un meşhur vanilyası oluşmuş oluyor. Tekil olarak bir Vanilya algılanamıyor; Yasemin temelinde toplanan yan oyuncularla dışı serin içi sıcak; dumanlı, anasonlu, ambersi transparan bir Vanilya akoru oluşuyor ve bu Vanilya akoru da Opium’ un karşılığı oluyor. Silinmeye başladıkça yavaşça hissedilen sıcak misk ve artık tamamen indolik olarak çöken yasemin ile biraz hayvansal ve sabunsu bir formda No5’ vari aldehidik bir yapıda Opium tenden ayrılıyor.
Opium Yasemin’ in 10 Numaralı takım formasını giydiği ve baştan sona tüm tarafları beslediği, efsaneleşmiş nefis bir oryantal. Must de Cariter’ e ve onun bağlamında Obsession’ a, Scherrer 2’ ye ve yine onun bağlamında Balenciaga Talisman’ a bir şekilde Opium’ un önayak olduğunu düşünüyorum. Oldukça feminen çiçeksi yönleri olsa da; açılışındaki maskülen herbal ve citruslu yönü ile drydowndaki hayvansal ve indolik nüansları ile günümüz maskülenlerine kuşkusuz taş çıkarır. Soğuk havalar dışında değil giymeyi, denemeyi bile aklınızdan geçirmeyin. Opium bana kristal cam bardaklar, aynalarla örülmüş duvarlar ve o aynalar üzerinden üflenen beyaz dumanlar gibi anlamsız, soyutça şeyler çağrıştırdı. İstediğini çağrıştırabilir, gerçekten kafası nefis bir koku Opium.
Teşekkürler . Vintage kısımı maalesef yeni kötü reformulasyonlar çok kötü olabiliyor.Chanel Coco Parfum Vintage
Tütsülü karanlık baharatlar ve pudralı-sabunsu oldukça katmanlı sıcacık nefis bir gül ile tokatlı bir giriş yapıyor Coco Chanel. Baharatlar için karanfil ve tarçından sözedebiliriz. Özellikle karanlık karanfili tecrübe ettiğim en iyi karanfil; tütsülü bir formda kupkuru, kesik kesik ve dumanlı mür gibi, biraz da yanık bir profili var, aynı zamanda fazlasıyla canlı, parlak ve tatlı. Pomegranate Noir’ daki karanfili örnek verebilirim benzer form olarak; fakat Coco Chanel’ deki karanfilli baharat akoru onlarca gömlek üstte kalır. Gül ise Coco Chanel’ in başrol oyuncusu, ama genelde köşelerde yayılım gösteriyor. Bazen sabunsu bir formda gül suyu, gül kurusu gibi davranırken bazen de pudralı, yine barındırdığı karanfil gibi kuru ve dumansı bir forma geçebiliyor. Gül ile birlikte yağlı, köksü, şeffaf süsen gölgesi de hissediyorum, fakat bunun gülün katmanlarından birisi olması da muhtemel.
Kısa bir süre sonra karanlık tütsülü baharatlar ve çeşitli reçine dumanları ile birlikte nefis bir amber akoru yükseliyor ve Coco Chanel’ in balzamik evrimi tamamlanmış oluyor. Reçine hissinin yükselmesi ile iyice ısınan, hatta artık fokurdayan sıcak gül ile sarılı amber akoru, içinde fazlasıyla maskülen deri parçaları barındırıyor. Bu karanlık, ağır amber akorunun altında ezilen, reçinelerle pastörize olmuş öyle bir kirli indolik Yasemin var ki tek başına ayrı bir parfüm bile olabilir bu kısım. Bu kısmın adı Aeon 001 bile olabilir hatta.
Beş dakika kadar bir süre bile geçirseniz neden efsaneleştiğini rahatlıkla anlayabileceğiniz, keyfi doruklara çıkaran inanılmaz bir oryantal Coco Chanel. Coco’ nun ten üzerinde tam anlamıyla kimliğini kazanması ile oluşan değişken gülün; sıcak pudralı yapısı ile ruja, daha dumanlı soyutça yapısı ile ruj izine, genel yayılımı itibari ile de şaraba dönüşebildiğini deneyimleyebiliyorsunuz. Hatta geçen haftalar hakkında yazdığım Eldo Putain des Palaces’ ın ilham perisinin de Coco Chanel olması pek muhtemel. Ysl Opium ile Coco Chanel arasında Yasemin ve Dumanlı Reçineli profilleri üzerinden ufak bir bağ yakalamak da pek mümkün, fakat genel profil itibariyle oldukça farklı kokular. Evet, Coco Chanel; parfüm sanatı üzerinden şehvet olgusunun ve “bir femme fatale nasıl kokar” ın mihenk taşlarından. Şarap kadehleri ile ışıldayan dumanlı bir gecenin ardından ten üzerinde kalmış, gizlenmek isteyen bir ruj lekesi ya da yüksek kaliteli bir oryantal olarak değerlendirebiliriz Coco Chanel’ i. Ben Coco Chanel’ i en sevdiğim kadın parfümü olarak zihnimin raflarına kaldırıyorum ve şu soruyu soruyorum: “Bu parfüm ise, öncekiler?”